İstanbul her geçen yıl daha kalabalık ve kaotik bir atmosfere kavuşsa da kentin belli başlı noktalarında hâlen doğayla baş başa kalmak ve biraz nefes almak mümkün. Sarıyer ilçesinin bu anlamda epey zengin olduğunu da belirtmek gerek. Maviyle yeşilin binbir tonunu bir araya getiren manzaralara ev sahipliği yapan Sarıyer, Boğaz kıyısında olması sayesinde de özel bir doğaya sahip. Belgrad Ormanı’nın yanı sıra; Rumeli Hisarı, Emirgan Korusu ve Garipçe Köyü gibi tarihi, turistik ve coğrafi açıdan birçok durağı sınırları içinde barındırıyor. Ancak biz bugün bu duraklardan değil, tarihi bir balıkçı köyü olarak da bilinen Rumelifeneri’nden bahsedeceğiz. Günümüzde bir sahil kasabası olarak değerlendirebileceğimiz bu yerleşim yeri, aynı zamanda birbirinden popüler balık restoranlarına da ev sahipliği yapıyor.
Rumelifeneri, Boğaz’ın Rumeli tarafının en kuzey noktasında yer alan ve ismini de tarihi Rumeli Feneri’nden alan bir balıkçı köyü. Karşı kıyıda bulunan Anadolu Feneri’yle birlikte Boğaz ve Karadeniz arasındaki hattı oluşturuyorlar. Sarıyer ilçe merkezine yaklaşık 10 kilometre mesafede bulunan köy, İstanbul’un telaşlı ve yorucu atmosferinden farklı olarak, sakin ve huzurlu bir ortama sahip. Köye ismini veren Rumeli Feneri’nin de resmi adı Türkeli Feneri. Bu fener aslında ilk olarak 1856 yılında Karadeniz’den Boğaz’a giriş yapan gemilerin güvenliğini sağlamak amacıyla inşa edilmiş. Tarihte birkaç kez yıkıldığı ve köy halkı tarafından yeniden inşa ettirildiği biliniyor. Günümüzde uzunluğu 30 metreye ulaşıyor.
İstanbul’un ister sakini ister misafiri olun, kent sınırlarından çıkmadan denizle ve doğayla iç içe bir gün geçirmek isterseniz siz de rotanızı Rumelifeneri’ne çevirebilirsiniz. Özellikle bahar ve yaz aylarında harika bir atmosfere kavuşan bu sevimli köye gitmişken de taptaze balıkların ve deniz ürünlerinin mutlaka tadını çıkarmanızı tavsiye ederiz. Ayrıca, köydeki Rumeli Feneri Kalesi’ni de gezebilir, rotayı biraz daha genişleterek Garipçe Köyü’nü ziyaret edebilirsiniz. Keşif duraklarının seçimi elbette size kalmış ama dilerseniz, yolunuz Rumelifeneri’ne düşerse ziyaret edebileceğiniz en popüler balık restoranlarına birlikte göz atalım. İşte, sizin için derlediğimiz Rumeli Feneri balık restoranları önerileri…
1. Salaş Barınak Balık Restaurant
İstanbul’un güzelliklerle dolu olduğu kadar; kalabalığından, trafiğinden ve keşmekeşinden şikayet edilen bir kent olduğu da malumunuz. Elbette söz konusu faktörler bu kadim kentin büyüleyici atmosferine bir yere kadar gölge düşürüyor...
Rumelifeneri balık restoranları genellikle alkolsüz mekanlardan oluştuğu için, listeye ilk olarak içki servisi yapan bir mekan önerisiyle başlayalım. Deniz kenarına kurulmuş olan Salaş Barınak Balık Restaurant, isminin hakkını vererek ziyaretçilerine son derece samimi ve salaş bir atmosfer sunuyor. Eğer lüks mekanları tercih ediyorsanız burası size pek hitap etmeyebilir. Çünkü restoranın kapısından girdiğinizde kendinizi gerçekten de bir balıkçı barınağına girmiş gibi hissediyorsunuz. Ancak kış aylarında arkadan çıtır çıtır yanan soba, fonda keyifli müzikler ve nefis lezzetler; aslında bu mekanın kendine has ruhunu oluşturan temel faktörler arasında. Menü balık ve ara sıcak çeşitleri bakımından oldukça zengin. Mezeler de mevsime bağlı olarak belirleniyor.
2. Mendirek Balık
İstanbul’da Karadeniz havası almak ve Karadeniz’in kendine has hırçın dalgalarının sesleri eşliğinde dört dörtlük bir balık ziyafeti çekmek isterseniz, gidebileceğiniz en gözde adreslerden biri Mendirek Balık ya da diğer ismiyle...
Daha önce İstanbul Alkolsüz Balık Restoranları seçkimizde de isminden söz ettiğimiz Mendirek Balık, Rumeli Feneri’nin karşısında teraslı ve iki katlı bir mekana kurulmuş. Özellikle havanın güzel olduğu günlerde terasta vakit geçirmek gerçekten çok keyifli oluyor. Serpme kahvaltı hizmeti de bulunan işletmede balık çeşitleri mevsime bağlı olarak belirleniyor. Haftanın pazartesi haricindeki tüm günlerinde hizmet veren restoranda, balık tüketmek istemediğiniz takdirde tavuk şiş ve köfte gibi alternatifleri de tercih edebiliyorsunuz.
3. Menekşe Bahçesi
İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı olan ve ilçenin Boğaz hattının kuzey ucunda yer alan Rumelifeneri, eski bir balıkçı köyü. Tarihi Rumeli Feneri ile Rumeli Feneri Kalesi de bu köyün sınırları içinde...
Menekşe Bahçesi Rumelifeneri Köyü’nden bir ailenin yaklaşık bir asırlık geçmişe sahip olan bahçesine kurulmuş, oldukça sevimli bir restoran. Burada da hem kahvaltı hem de balık ve deniz ürünü seçenekleri sunuluyor. Kahvaltı hafta içi köy kahvaltısı, hafta sonu ise açık büfe konseptiyle servis ediliyor. Balık ve ara sıcak çeşitleri çok zengin değil, ancak her biri hem taze hem de çok lezzetli. İskele Caddesi üzerinde yer alan mekan denizin hemen yanı başında. Ayrıca, burada hamsi koli, mısır ekmeği ve mıhlama gibi Karadeniz mutfağına özel lezzetler de beğeninize sunuluyor.
4. Kale Restaurant Kahvaltı & Balık
İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı Rumelifeneri Köyü’nün sınırları içinde bulunan Kale Restaurant Kahvaltı & Balık, Boğaz hattının bu bölümü üzerindeki en köklü kahvaltı mekanlarından biri. İsmini tarihi Rumeli Feneri’ne de ev...
Kahvaltıcı ve balık restoranı konseptlerini aynı çatı altında buluşturan bir diğer işletme olan Kale Restaurant da alkolsüz mekan seçeneklerinden biri. Haftanın her günü serpme kahvaltı servisi mevcut. Kahvaltının spesiyallerini ise tereyağında hellim peyniri ile bal/kaymak ikilisi oluşturuyor. Balık ve meze çeşitleri mevsime bağlı olarak değişiklik gösterebiliyor. Ara sıcaklarda ise tereyağında karides, balık köftesi, levrek kavurma ve kalamar tava gibi alternatiflerle karşılaşıyoruz.
5. Roke Balık & Kahvaltı
İstanbul’da yaşıyor ya da bir İstanbul ziyareti yapıyor; bu esnada da kentin kalabalık atmosferinden biraz uzaklaşarak doğanın ve deniz manzaralarının tadını mı çıkarmak istiyorsunuz? Kent sınırları içinde rotanızı çevirebileceğiniz en...
Roke Balık & Kahvaltı da gerek denize sıfır konumu gerekse taptaze lezzetleri bakımından oldukça popüler bir işletme. Ancak genellikle ziyaretçilerin fiyatları biraz yüksek bulduğunu da belirtmek gerek. Serpme kahvaltı hizmeti sunan mekanada ara sıcaklar kalamar, karides, sigara böreği ve patates tava gibi klasiklerden oluşuyor. Balık seçenekleri oldukça zengin. İçki servisi ise yapılmıyor.
6. Yalçınkaya Restoran
Rumelifeneri, İstanbul’un Sarıyer ilçesi sınırları içinde ve Boğaz kıyısında yer alan bir balıkçı köyü. Uzun yıllardan beri tarihi ve turistik açıdan ön plana çıkıyor. İsmini ev sahipliği yaptığı tarihi Rumeli...
Rumelifeneri balık restoranları içinde son önerimiz olan Yalçınkaya Restoran, aslında yalnızca bir balıkçı değil; menüsünde her türden yemek seçeneğine rastlamak mümkün. Serpme kahvaltı ve kahvaltı tabağı seçeneklerinin yanı sıra; deniz ürünleri, mezeler, ara sıcaklar, balıklar, ızgara et yemekleri, sebze çeşitleri ve aperitifler de menüdeki yerini almış. Burada da içki servisi yapılmıyor. Ara sıcak, meze ve balık çeşitleri ise genellikle klasikleşmiş alternatiflerden oluşuyor.
| Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
|---|---|---|
| 1 | Salaş Barınak Balık Restaurant | 8,8 |
| 2 | Mendirek Balık | 9,2 |
| 3 | Menekşe Bahçesi | 9,2 |
| 4 | Kale Restaurant Kahvaltı & Balık | 8,4 |
| 5 | Roke Balık & Kahvaltı | 8,8 |
| 6 | Yalçınkaya Restoran | 8,8 |
Rumeli Feneri, 1856 yılında inşa edilmiş ve yaklaşık 30 metre yüksekliğindeki kulesiyle dikkat çekiyor. Fenerin bulunduğu nokta, İstanbul Boğazı'nın en dar ve en derin olduğu yerlerden biri. Bu stratejik konum, tarih boyunca deniz trafiği için büyük önem taşıyor.
Rumeli Feneri aynı zamanda çevresindeki doğal güzellikleri ve deniz kenarındaki konumu ile ziyaretçiler için popüler bir nokta. Bölge, doğa yürüyüşleri, piknik yapma ve deniz manzarasının keyfini çıkarma imkanları sunuyor. Rumeli Feneri ve çevresi, İstanbul'un gürültüsünden uzak, huzurlu bir kaçış sunan nadir yerlerden biri olarak kabul ediliyor.
Rumeli Feneri, 1856 yılında inşa edilmiş olup, yaklaşık 30 metre yüksekliğindeki kulesiyle dikkat çeker. Fenerin yapım amacı, gemilerin Karadeniz'den İstanbul Boğazı'na güvenli bir şekilde giriş yapmalarını sağlamak ve özellikle geceleyin yol göstermektir. Fener, Boğazın girişindeki gemiler için navigasyonel bir yardım olarak hizmet vermeye devam etmektedir.
Rumeli Feneri ve çevresi, aynı zamanda tarihi ve doğal güzellikleriyle de ilgi çeker. Bölge, özellikle hafta sonları İstanbullular tarafından piknik yapmak, balık tutmak ve doğayla iç içe zaman geçirmek için tercih edilen bir yerdir. Rumeli Feneri'nin bulunduğu alanda, denizin ve yeşilin birleştiği eşsiz manzaralar sunan yürüyüş yolları ve piknik alanları bulunur.
Ayrıca, bölgede Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma tarihi kalıntılar ve yapılar da ziyaretçilerin ilgisini çeker. Rumeli Feneri'nin kendisi de, İstanbul'un zengin tarihini yansıtan önemli bir simgedir. Bölge, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla hem yerli hem de yabancı turistler için popüler bir gezi noktasıdır.