İstanbul’un en huzurlu ve sakin ilçelerinden biri olan Silivri’de hizmet veren Grandma’s Wonderland, ilçenin en gözde konaklama işletmelerinden biri. Tarihçesi 1955 yılına kadar uzanan otel, geçmişte işletmeci ailenin çiftliği olarak kullanılıyormuş. Grandma’s Wonderland’in restoranı olan The Barn ise hem nefis lezzetleri hem de Michelin Rehberi’nde yer alma başarısı göstermesiyle ün kazandı. Sürdürülebilirlik, sıfır atık ve doğaya saygılı üretim prensiplerine sıkı sıkıya bağlı olan işletme, bu sayede Yeşil Sürdürülebilirlik Yıldızı ile ödüllendirildi.
Mutfağı Şef Buğra Özdemir’e emanet olan The Barn’da hazırlanan her bir tabak, yerel malzemeler ve İskandinav mutfağından ilham alan modern dokunuşlarla şekilleniyor. Doğanın tam kalbinde yer alan restoran, zarif dekorasyonu ve sıcak atmosferiyle misafirlerine hem görsel hem de tat duyusuna hitap eden unutulmaz bir deneyim sunuyor. Dekorasyon stilinde rustik ve modern detaylar bir arada kullanılarak hem samimi hem de huzurlu bir ambiyans yakalanmış. Restoranın geniş bahçesi, kent hayatının stresinden ve kalabalığından uzaklaşarak kafa dinlemek isteyenler için dört dörtlük bir ortama sahip. Bağlardan toplanan üzümlerle üretilen şarapları ve tarladan sofraya taşınan lezzetleriyle The Barn, doğayla bütünleşmiş bir gastronomi yolculuğu vadediyor.
Geçmişte Danimarka’nın Michelin yıldızlı restoranlarında da çalışarak birbirinden kıymetli tecrübeler edinen Şef Buğra Özdemir, birikimini Türkiye’ye taşıyarak The Barn’ın menüsünü ustalıkla şekillendirmiş. Menüde, mevsimsel tadım seçeneklerinden a la carte lezzetlere kadar geniş bir yelpaze sunuluyor. Levrek tartar, İskandinav paçanga ve dana dil pastırma gibi özgün tabaklarla başlayan lezzet yolculuğu, kuzu eti ve karpuz granita gibi yaratıcı dokunuşlarla taçlanıyor. The Barn’da sıfır atık felsefesine uygun olarak, her malzeme en verimli şekilde kullanılıyor; örneğin ekmeklerin kullanılmayan sert kısımları farklı tabaklarda değerlendiriliyor.
Michelin Rehberi’nde The Barn’ın farm-to-table (çiftlikten sofraya) konseptinden ve yerel malzemelere verdiği önemden bol bol övgüyle bahsedilmiş. Mekanın bahçesinde yetiştirilen taze sebze ve meyveler, şarap bağlarından gelen üzüm hasatlarıyla birleşerek her tabakta doğallığı ve sürdürülebilirliği hissettiriyor.