Bursa’da simit dendiğinde akla gelen ilk adreslerden biri olan Abdal Simit Fırını, tarihçesi oldukça eskiye dayanan popüler bir mekan. Bildiğiniz gibi, simit bizim kültürümüzde özel bir yere sahip. Her ne kadar reçetesi, tadı ve görünümü kentten kente değişiklik gösterebilse de hepimizin kahvaltı kültüründe çok önemli bir rol oynuyor. Tıpkı İstanbul simidi ile İzmir gevreğinin birbirinden farklı olması gibi, Bursa’nın da simidi özel. Bu özel lezzeti ustasından tatmak isteyenler de her gün Abdal Simit Fırını’nın önünde uzun kuyruklar oluşturuyor.
Günümüzde işletmeci ailenin ikinci kuşak temsilcisi Güray Şahin tarafından yönetilen Abdal Simit Fırını, Osmangazi ilçesine bağlı Tuzpazarı semtinin sınırları içinde. Bu fırında ilk simit 1969 yılında, Resul Şahin tarafından pişirilmiş. O gün bugündür, pişirme işlemini odun ateşinde yapmaya devam ediyorlar. Hatta fırının isminin Bursa’nın fethinden önce Osman Gazi’ye yardım eden derviş Abdal Mehmet’ten geldiği bile söyleniyor. Ancak Abdal Mehmet Türbesi’nin karşısında yer alması daha muhtemel bir sebep.
Abdal Simit Fırını yıllar boyunca üretim yaptıktan sonra, 2007 yılında Osmangazi Belediyesi’nin gerçekleştirdiği meydan düzenleme projesi kapsamında yıkılmış. Normal şartlarda bunca popüler bir işletmenin farklı bir adrese geçiş yapmasını bekleriz ama “taş yerinde ağırdır” şiarıyla tam 4 yıl boyunca düzenlenmenin tamamlanmasını beklemişler. Böylece 2011 yılında mekan yeniden faaliyete geçmiş ve sanki bir gün önce kepenk kapatmış gibi popüler olmaya devam etmiş.
Abdal Simit Fırını’nın hemen yanında çay ocakları var. Fırından çıtır çıtır kızarmış simitleri ve bir Bursa klasiği olan tahanlı pideyi alıp hemen yan tarafa geçiş yapabilir, ışık hızıyla tazelenen çaylar eşliğinde pratik bir ziyafet çekebilirsiniz. Ancak uyarmış olalım: Fırının önündeki kuyruk her daim var ama özellikle sabah 09:00 ve sonrasında, bir de akşamüstü 17:00 sonrasında gerçekten uzun süre beklemek gerekebiliyor.