nerdeneredenerdenerede
Rumeli Kavağı Meyhaneleri

Rumeli Kavağı Meyhaneleri

Rumeli Kavağı Meyhaneleri

Kavak Kılçıklı Balık Restaurant

Rumeli Kavağı, İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı bir Boğaz semti. İstanbul Boğazı’nın en kuzey ucunda yer...

Rumeli Kavağı'ndaki Meyhaneler

İstanbul Boğazı'nın Avrupa yakasında yer alan Rumeli Kavağı, geleneksel Türk meyhane kültürünün deniz manzarası eşliğinde yaşandığı nadir semtlerden biridir. Bu balıkçı kasabasında faaliyet gösteren meyhaneler, Boğazın taze deniz ürünlerini rakı sofralarında buluşturarak İstanbul'un en otantik meyhane deneyimlerini sunmaktadır. Rumeli Kavağı'nın sakin atmosferi ve doğal güzellikleri, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyen meyhane tutkunları için mükemmel bir kaçış noktası oluşturmaktadır. Tarihi balıkçı köyünün dokusunu koruyan bu bölge, hem İstanbullu hem de şehir dışından gelen ziyaretçilerin vazgeçilmez durağı haline gelmiştir.

Rumeli Kavağı meyhanelerinin mutfakları, Karadeniz ve Boğaz sularından gelen günlük taze balık çeşitleriyle İstanbul'un en zengin deniz ürünleri menüsünü oluşturmaktadır. Lüfer, palamut, istavrit ve tekir gibi mevsimlik balık türleri, geleneksel ızgara ve fırın yöntemleriyle hazırlanarak sofralara sunulmaktadır. Boğazın soğuk sularında yetişen midye, karides ve kalamar gibi kabuklu deniz ürünleri, çeşitli meze tarifleriyle zenginleştirilmektedir. Yerel balıkçılardan temin edilen günlük av, tazeliğin garanti altına alınmasını sağlayarak lezzet kalitesini en üst seviyede tutmaktadır.

Rumeli Kavağı'nın İstanbul merkezine ulaşım imkanları, meyhane severler için hem nostalji hem de kolaylık yaşatan seçenekler sunmaktadır. Sarıyer'den başlayan otobüs hatları ve özel servis araçları, merkezi semtlerden gelen ziyaretçiler için düzenli ulaşım sağlamaktadır. Boğaz turu tekneleri ve yat bağlantıları, deniz yoluyla gelmeyi tercih eden misafirler için romantik alternatifler oluşturmaktadır. Özel araç sahipleri için yeterli otopark alanları, kasabanın sakin sokakları boyunca bulunmaktadır.

Bu kasabadaki meyhanelerin mimari özellikleri, geleneksel Boğaz köyü evlerinin sıcaklığını modern konfor anlayışıyla harmanlayan özgün tasarımlar sergilemektedir. Deniz manzaralı teraslar ve balkonda konumlanan masalar, Boğazın eşsiz manzarası eşliğinde rakı keyfi yaşama imkanı tanımaktadır. Ahşap iskele uzantıları ve rıhtım boyundaki oturma alanları, dalgaların sesini dinleyerek yemek yeme deneyimi sunmaktadır. Balıkçı ağları, fener süslemeleri ve denizcilik temalı dekorasyon unsurları, kasabanın maritime kültürünü yansıtan otantik atmosfer yaratmaktadır.

Rumeli Kavağı meyhanelerinde sunulan hizmetler, kasabanın sakin karakterine uygun samimi ve hesaplı fiyat politikasıyla şekillenmektedir. Ailece gelmeyi tercih eden ziyaretçiler için çocuk dostu ortamlar ve özel aile menüleri hazırlanmaktadır. Hafta sonu düzenlenen balık festivalleri ve müzik geceleri, monotonluktan uzak eğlenceli vakitler geçirme olanağı sağlamaktadır. Boğazın sakin akşam saatlerinde düzenlenen romantik yemekler ve özel kutlamalar, çiftlerin unutulmaz anılar biriktirmelerine yardımcı olarak Rumeli Kavağı'nın meyhane geleneğinin sürdürülmesine katkıda bulunmaktadır.

Rumeli Kavağı'nın En İyi Meyhaneleri

İstanbul Boğazı'nın Karadeniz'le buluştuğu eşsiz noktada yer alan Rumeli Kavağı, geleneksel Türk meyhane kültürünün en otantik örneklerini barındıran büyüleyici bir balıkçı kasabasıdır. Bu tarihi yerleşim, Boğaz'ın muhteşem manzarasına karşı kurulmuş meyhane geleneğiyle hem yerli hem de yabancı misafirlerini ağırlamaktadır. Rumeli Kavağı'nın meyhane ustalarının yıllarca süren deneyimleri, taze Karadeniz balıklarını geleneksel İstanbul mezeleriyle harmanlayarak unutulmaz gastronomi deneyimleri yaratmaktadır. Bu kasabanın tarihi değeri ve Boğaz'daki stratejik konumu, buradaki meyhane mekanlarının kalite standartlarını İstanbul'un en üst seviyelerine çıkarmaktadır.

Rumeli Kavağı'ndaki meyhaneler, Karadeniz'in bereketli sularından çıkan taze balıkları İstanbul mutfağının zengin meze repertuvarıyla buluşturarak bölgesel gastronomi kimliği oluşturmaktadır. Bu mekanların mutfakları, günlük olarak kasaba balıkçılarından temin edilen hamsi, palamut, lüfer gibi taze deniz ürünlerini geleneksel Türk meyhane usulüyle hazırlayarak Boğaz'a özgü lezzetler sunmaktadır. Kavağı'nın meyhane aşçılarının ustalığı, yüzyıllık İstanbul meyhane tariflerinin korunması ve her tabağın otantik tatları yansıtması konusunda titizlik göstermektedir. Bu meyhanelerin mutfak felsefesi, Karadeniz'in doğal kaynaklarını İstanbul'un kozmopolit meyhane geleneğiyle harmanlayarak benzersiz bir lezzet haritası çizmektedir.

1. Kavak Kılçıklı Balık Restaurant Rumeli Kavağı, İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı bir Boğaz semti. İstanbul Boğazı’nın en kuzey ucunda yer alıyor ve karşısındaki Anadolu Kavağı ile birlikte harika bir manzarayı paylaşıyorlar. Rumeli Kavağı’nın nüfusu ağırlıklı olarak Doğu Karadeniz göçmenlerinden oluştuğu için burada balıkçılıkla geçimini sağlayan kişilerin sayısı oldukça fazla.

Geleneksel meyhane mutfağının yanı sıra, Rumeli Kavağı'ndaki mekanlar yerel balıkçı kültürünü yansıtan özel tarifler ve yaratıcı meze çeşitleri geliştirmektedir. Bu meyhaneler, köklü İstanbul tariflerini kasabanın balıkçı geleneğiyle zenginleştirerek hem nostaljiyi hem de yeniliği sofralarında buluşturmaktadır. Bölgedeki mutfak ustalarının yaratıcılığı, mevsimsel balık çeşitlerini değerlendiren özel mezeler ve farklı pişirme teknikleri uygulamalarını içermektedir. Kavağı'nın meyhane kültürü, geleneksel İstanbul sofra adabını balıkçı kasabası yaşamının samimiyetiyle birleştirerek kendine özgü bir atmosfer yaratmaktadır.

Rumeli Kavağı'nın meyhaneleri, sadece yemek kalitesiyle değil, Boğaz'ın büyüleyici manzarasına bakan teraslarının sunduğu eşsiz atmosferle de dikkat çekmektedir. Bu mekanlar, İstanbul Boğazı'nın günbatımında alacakaranlığa karşı meze sofrası kurmanın romantizmini misafirlerine yaşatmaktadır. Meyhanelerin deniz kenarındaki konumları, Boğaz trafiğinin seyrini izleyerek ve deniz melteminin serinliğinde keyifli akşamlar geçirme imkanı sunmaktadır. Kavağı'nın meyhane ortamı, şehrin koşturmacasından uzak, Boğaz'ın huzur verici atmosferinde geçirilen samimi sohbetlerin yaşandığı nostaljik bir ambiyans oluşturmaktadır.

Rumeli Kavağı'nda meyhane deneyimi, sadece beslenme aktivitesinin ötesinde İstanbul'un denizcilik geleneğinin ve Boğaz kültürünün en otantik yansımalarından birini sunmaktadır. Bu meyhaneler, farklı nesilleri bir araya getiren aile geleneklerinin ve dostluk bağlarının güçlendiği sosyal buluşma noktaları görevi üstlenmektedir. Kasabanın sakin ve doğal yapısı, meyhane ritüellerinin acelesiz ve içten bir şekilde yaşanmasına olanak tanımaktadır. Rumeli Kavağı'nın meyhane geleneği, Türkiye'nin gastronomi haritasında İstanbul Boğazı'nın doğal güzellikleriyle geleneksel Türk meyhane kültürünün buluştuğu eşsiz ve vazgeçilmez bir destinasyon olarak önemli bir yer tutmaktadır.

Rumeli Kavağı Meyhanelerine Gitmek İçin 10 Neden

İstanbul Boğazı'nın Karadeniz'e açılan kapısında yer alan Rumeli Kavağı, eşsiz doğal güzellikleri ve otantik meyhane kültürüyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Bu tarihi balıkçı kasabası, hem İstanbullular hem de şehri keşfetmek isteyen turistlerin vazgeçilmez lezzet duraklarından biridir. Boğaz'ın son durağı olan bu bölgedeki meyhaneler, denizin hemen kenarında kurulmuş sofralarda unutulmaz anlar yaşatmaktadır. Rumeli Kavağı'nın sakin atmosferi ve doğal güzellikleri, meyhane deneyimini sıradan bir yemek etkinliğinden büyülü bir kaçışa dönüştürmektedir. İşte Rumeli Kavağı meyhanelerine gitmeniz için 10 muhteşem neden.

1. Karadeniz ve Boğaz Sularının Birleştiği Eşsiz Manzara

Rumeli Kavağı meyhaneleri, Karadeniz ile İstanbul Boğazı'nın buluştuğu noktada yer aldığı için benzersiz bir manzara deneyimi sunmaktadır. İki farklı denizin birleştiği bu coğrafi konumda, suyun renk değişimlerini gözlemleyebilirsiniz. Güçlü Karadeniz akıntıları ile Boğaz'ın sakin sularının karışımı, doğanın muhteşem bir gösterisini yaratmaktadır. Bu eşsiz manzara, her mevsim farklı güzellikler sergileyerek fotoğraf severlere harika fırsatlar sunmaktadır. Denizin bu dramatik birleşimi, meyhane sofralarında geçirilen zamanı unutulmaz kılmaktadır.

2. Taze Karadeniz Balıkları ve Boğaz Mahsulleri Zenginliği

Bölgedeki meyhaneler, hem Karadeniz hem de Boğaz balıklarının taze hallerini aynı sofrada buluşturmaktadır. Hamsi, istavrit, palamut gibi Karadeniz'in meşhur balıkları ile Boğaz'dan çıkan lüfer, çinekop ve kalkan çeşitleri birlikte sunulmaktadır. Bu çifte zenginlik, balık severlere geniş bir lezzet yelpazesi yaşatmaktadır. Günlük avlanan balıkların tazeliği, denizden tabağa en kısa sürede ulaştırılmasıyla garanti edilmektedir. İki farklı denizin mahsullerini tek bir yemekte tadabilme imkanı, sadece Rumeli Kavağı'nda mümkündür.

3. Şehrin Gürültüsünden Uzak Sakin Doğa Ortamı

Rumeli Kavağı'nın İstanbul'un merkezinden uzak konumu, şehir stresinden tamamen kopararak huzurlu bir yemek deneyimi sağlamaktadır. Trafik gürültüsünün olmadığı bu bölgede, sadece dalga sesleri ve kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Yeşil alanlar ve ormanlık bölgelerle çevrili meyhaneler, doğayla iç içe beslenme imkanı sunmaktadır. Bu sakin atmosfer, zihinsel dinlenme ve stres atma için ideal ortam yaratmaktadır. Şehir hayatının yorgunluğunu atan bu doğal terapi, meyhane deneyimini sağlık verici bir aktiviteye dönüştürmektedir.

4. Tarihi Rumeli Feneri ve Kale Kalıntıları Atmosferi

Meyhanelerin yakınında bulunan tarihi Rumeli Feneri ve Osmanlı döneminden kalma kale kalıntıları, yemek deneyimini kültürel bir yolculuğa çevirmektedir. Bu tarihi yapılar, bölgeye nostaljik ve romantik bir atmosfer katmaktadır. Fener ışığının denize yansıyan görüntüsü, akşam yemeklerinde büyülü anlar yaratmaktadır. Kale kalıntıları arasında gezinti yapma imkanı, yemek öncesi veya sonrası tarihi keşif fırsatı sunmaktadır. Bu zengin tarihsel miras, her meyhane ziyaretini eğitici bir deneyime dönüştürmektedir.

5. Balıkçı Tekneleri ve Otantik Denizci Kültürü

Rumeli Kavağı'nın aktif balıkçılık faaliyetleri, meyhanelere otantik bir denizci atmosferi kazandırmaktadır. Renkli balıkçı teknelerinin demirli olduğu küçük liman, pitoresk bir manzara oluşturmaktadır. Yerel balıkçılarla sohbet etme ve denizcilik hikayelerini dinleme imkanı bulunmaktadır. Bu otantik ortam, İstanbul'un denizci geçmişini yaşayarak öğrenme fırsatı yaratmaktadır. Teknelerin ağları ve denizcilik ekipmanları, görsel açıdan zengin bir dekor oluşturmaktadır.

6. Yoğun İstanbul Trafiğinden Kaçış İmkanı

Rumeli Kavağı'na yapılan yolculuk, şehir merkezinden uzaklaşarak sakin ve huzurlu bir ortama geçiş yaşatmaktadır. Bu gezinti, hem ulaşım hem de keşif deneyimi sunmaktadır. Boğaz kıyısı boyunca uzanan yolculuk, İstanbul'un farklı yüzlerini görme imkanı sağlamaktadır. Şehrin kalabalığından ve gürültüsünden uzaklaşmak, zihinsel rahatlama ve yenilenme hissi yaratmaktadır. Bu kaçış deneyimi, meyhane ziyaretini sadece yemek değil, aynı zamanda rekreasyon aktivitesi haline getirmektedir.

7. Mevsimlik Göç Eden Kuş Türleri ve Doğa Gözlemciliği

Karadeniz ile Boğaz'ın birleştiği bu bölge, göçmen kuş türleri için önemli bir durak noktasıdır. Meyhanelerde yemek yerken, farklı kuş türlerini gözlemleme şansı bulunmaktadır. Özellikle göç mevsimlerinde, nadir kuş türlerini izleme imkanı yaratılmaktadır. Bu doğa gözlemciliği deneyimi, yemek keyfini doğa sevgisiyle birleştirmektedir. Kuş sesleri eşliğinde geçen yemekler, şehir hayatında bulunamayan huzur ve dinginlik sağlamaktadır.

8. Gün Batımı ve Gün Doğumu Manzaralarının Büyüsü

Rumeli Kavağı'nın coğrafi konumu, hem gün batımı hem de gün doğumu manzaralarını izleme imkanı sunmaktadır. Karadeniz üzerinde doğan güneşin ilk ışıkları, sabah kahvaltılarını büyülü hale getirmektedir. Akşam saatlerinde Boğaz üzerine batan güneş, romantik yemek deneyimleri yaratmaktadır. Bu doğal ışık gösterileri, her gün farklı renk paleti sunarak görsel şölen oluşturmaktadır. Fotoğraf çekme ve anı ölümsüzleştirme için mükemmel fırsatlar yaratılmaktadır.

9. Ege Rüzgarlarının Getirdiği Doğal Serinlik

Bölgenin Karadeniz'e açılan konumu, yazın sıcak günlerinde bile serinletici rüzgarlar getirmektedir. Bu doğal klimatizasyon, açık hava yemeklerini çok daha konforlu hale getirmektedir. Deniz melteminin verdiği ferahlık, uzun süre oturma keyfini artırmaktadır. Rüzgarın getirdiği taze hava, şehrin bunaltıcı havasından farklı bir soluk alma imkanı sağlamaktadır. Bu doğal konfor, meyhane deneyimini fiziksel açıdan da keyifli kılmaktadır.

10. Hafta Sonu Kaçamakları İçin İdeal Mesafe

Rumeli Kavağı'nın İstanbul merkezine olan uzaklığı, hafta sonu kaçamakları için ideal mesafededir. Uzun yolculuk gerektirmeden farklı bir atmosfere geçiş sağlanmaktadır. Günübirlik geziler veya kısa tatil molası için mükemmel seçenek oluşturmaktadır. Bu yakın mesafe, spontane karar verme ve ani çıkışlar yapma imkanı yaratmaktadır. Şehirden kaçış hissi yaşatırken, aynı zamanda pratik ulaşım avantajı sunmaktadır.

Rumeli Kavağı Meyhane Önerileri

İstanbul Boğazı'nın Karadeniz'e açılan kapısında konumlanan Rumeli Kavağı, geleneksel Türk meyhane kültürünün en otantik örneklerini barındıran büyüleyici bir balıkçı kasabasıdır. Boğaz'ın eşsiz manzarasına karşı kurulmuş meyhaneleriyle ünlü olan bu tarihi yerleşim, İstanbulluların ve şehri keşfetmek isteyen turistlerin vazgeçilmez lezzet duraklarından biridir. Rumeli Kavağı'nın deneyimli meyhane ustaları, Karadeniz'in taze balıklarını İstanbul'un zengin meze kültürüyle harmanlayarak misafirlerine unutulmaz bir gastronomi deneyimi sunmaktadır.

Rumeli Kavağı meyhaneleri, sadece damak tadına değil, tüm duyulara hitap eden bir atmosfer yaratmaktadır. Karadeniz ve Boğaz sularının buluştuğu noktada, denizin hemen kıyısında kurulmuş masalarda yenilen yemekler, görsel ve işitsel bir şölene dönüşmektedir. Trafik ve şehir gürültüsünden uzak, kuş cıvıltıları ve dalga sesleri eşliğinde geçirilen saatler, ziyaretçilere huzur ve dinginlik sunmaktadır. Tarihi Rumeli Feneri ve kale kalıntılarıyla çevrili meyhaneler, yemek deneyimini nostaljik bir yolculuğa çevirmektedir.

Rumeli Kavağı'nın balıkçı kültürü ve denizcilik mirası, meyhanelerin otantik karakterini şekillendirmektedir. Renkli balıkçı teknelerinin demirli olduğu küçük liman, ziyaretçileri masalsı bir atmosfere davet etmektedir. Ayrıca bölgenin coğrafi konumu, göçmen kuşların uğrak noktası olması nedeniyle doğa tutkunlarına da eşsiz gözlem imkanları sunmaktadır. Özellikle gün doğumu ve gün batımında büyüleyici manzaralar eşliğinde yenilen yemekler, İstanbul'un keşfedilmeyi bekleyen hazinelerinden biridir.

Rumeli Kavağı'ndaki meyhaneler, Karadeniz ve Boğaz'ın zengin balık çeşitliliğini aynı sofrada buluşturarak benzersiz bir lezzet deneyimi sunmaktadır. Günlük avlanan taze balıklar, İstanbul mutfağının geleneksel pişirme yöntemleriyle hazırlanarak misafirlerin beğenisine sunulmaktadır. Meyhanelerin maharetli aşçıları, yöresel otlar ve sebzelerle zenginleştirdikleri mezelerle, Boğaz'ın lezzet potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmektedir. Bu özgün tatlar, İstanbul'un çok kültürlü mutfak mirasının Karadeniz'le buluştuğu eşsiz bir uyumu temsil etmektedir.

Sonuç olarak, Rumeli Kavağı meyhaneleri, İstanbul'un gastronomik zenginliklerini keşfetmek isteyenler için vazgeçilmez bir duraktır. Boğaz'ın sularına karışan Karadeniz'in taze lezzetleri, İstanbul'un köklü meyhane geleneğiyle harmanlanarak ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Şehrin karmaşasından uzak, doğayla iç içe geçirilecek keyifli saatler için Rumeli Kavağı meyhaneleri, İstanbul'un saklı kalmış hazinelerinden biridir. Özellikle hafta sonları, kısa bir mola veya günübirlik kaçamak planlayanlara, gastronominin yanı sıra kültür, tarih ve doğa turizmini bir arada sunan bu bölge, keşfedilmeyi beklemektedir.

Rumeli Kavağı Meyhaneleri: Boğaz'ın Eşsiz Manzarasında Geleneksel Lezzet Deneyimi

Rumeli Kavağı bölgesi, İstanbul Boğazı'nın Karadeniz ile buluştuğu stratejik noktada konumlanan prestijli bir gastronomi merkezi olarak Türkiye'nin meyhane kültürünün en değerli örneklerini sunmaktadır. Bu tarihi balıkçı kasabası, deniz kenarındaki eşsiz konumu ve otantik atmosferiyle geleneksel Türk meyhane geleneğini modern hizmet standartlarıyla harmanlayarak ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler yaşatmaktadır. Bölgenin zengin denizcilik mirası ve Karadeniz ile Boğaz sularının birleşiminden doğan lezzet çeşitliliği, meyhane mutfağının temel kaynaklarını oluşturmakta ve gastronomi tutkunlarına eşsiz alternatifler sunmaktadır.

Rumeli Kavağı meyhaneleri, hem Karadeniz hem de Boğaz sularından günlük olarak tedarik edilen taze balık çeşitliliğiyle dikkat çekici bir mutfak performansı sergilemektedir. Hamsi, palamut, lüfer ve istavrit gibi değerli balık türleri, geleneksel İstanbul meze kültürüyle buluşturularak bölgesel gastronomi kimliğinin oluşmasına katkı sağlamaktadır. Yerel balıkçılardan sağlanan günlük av, tazelik garantisi altında hazırlanan özel tariflerle sofralara ulaşmakta ve misafirlere denizin en saf lezzetlerini tattırmaktadır.

Bölgenin İstanbul merkezine olan stratejik uzaklığı, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyen ziyaretçiler için ideal bir kaçış noktası oluşturmaktadır. Rumeli Kavağı'nın sakin doğa ortamı, trafik karmaşasından uzak konumuyla misafirlere huzurlu yemek deneyimleri yaşatmaktadır. Boğaz kıyısı boyunca uzanan manzara eşliğinde kurulmuş teraslar ve deniz kenarındaki masalar, doğayla iç içe beslenme imkanı sunarak zihinsel dinlenme ve stres atma fırsatları yaratmaktadır.

Rumeli Kavağı meyhane kültürünün en değerli özelliği, tarihi Rumeli Feneri ve Osmanlı döneminden kalma kale kalıntılarıyla çevrili nostaljik atmosferi misafirlerine sunmasıdır. Bu tarihi miras, her meyhane ziyaretini kültürel bir keşif yolculuğuna dönüştürmekte ve İstanbul'un denizcilik geçmişini yaşayarak öğrenme fırsatları yaratmaktadır. Renkli balıkçı teknelerinin demirli olduğu küçük liman ve otantik denizci kültürü, bölgenin pintoresk karakterini güçlendirerek ziyaretçilere masalsı bir atmosfer sunmaktadır.

Rumeli Kavağı meyhaneleri, kaliteli hizmet anlayışı ve makul fiyat politikalarıyla çeşitli misafir profillerine hitap etme kapasitesine sahiptir. Hafta sonu düzenlenen balık festivalleri ve müzik geceleri, monotonluktan uzak sosyal etkinlikler sunarak bölgenin dinamik yapısını desteklemektedir. Bu mekanların İstanbul'un denizcilik geleneğini koruma ve meyhane kültürünün devamlılığını sağlama misyonu, Rumeli Kavağı bölgesini Türkiye'nin gastronomi haritasında vazgeçilmez bir destinasyon haline getirmiş ve İstanbul'un kültürel turizm potansiyelini güçlendirmiştir.

  • Rumeli Kavağı'da Boğaz manzaralı meyhaneler, sahil kenarındaki balık restoranları ve geleneksel meyhane tesisleri bulunmaktadır. Hisar kalesi yakınındaki tarihi binalarda hizmet veren işletmeler ile iskele çevresindeki açık hava meyhaneleri faaliyet göstermektedir. Çoğu meyhane özellikle hafta sonları ve yaz aylarında yoğun çalışmaktadır.

  • Rumeli Kavağı meyhanelerinde rakı, şarap ve Boğaz balıkları sunulmaktadır. Hamsi, istavrit, lüfer gibi taze balık çeşitleri, deniz börülcesi, barbunya ve zeytinyağlı mezeler menülerde yer almaktadır. Çipura, levrek, kalamar ve midye gibi deniz ürünleri ile beyaz peynir ve mevsim salataları tercih edilmektedir.

  • Rumeli Kavağı'daki meyhanelerin özellikleri arasında İstanbul Boğazı manzarası, tarihi atmosfer ve deniz esintisi gelmektedir. Çoğu meyhane yalı mimarisinde veya sahil kenarında konumlanmıştır. Gemi geçişleri izlenerek yemek yenebilen bu tesisler romantik akşam yemekleri için tercih edilmektedir. Yerel balıkçılardan temin edilen taze ürünler kullanılmaktadır.

İlgili İçerikler

İstanbul’da güne başlamanın en özel ve keyifli yollarından biri, Boğaz’a karşı mükellef bir kahvaltı etmek olabilir. Bu keyiften mahrum kalmak...

İstanbul Boğazı’nın kuzey ucunda ve Avrupa yakası sınırları içinde bulunan Rumeli Kavağı, bağlı bulunduğu Sarıyer ilçesinin de en keyifli keşif...

Popüler İçerikler
Avrupa Yakası Boğaz Manzaralı Kahvaltı Mekanları: En İyi 25 Kahvaltıcı Kahvaltı Mekanları
Avrupa Yakası Boğaz Manzaralı Kahvaltı Mekanları: En İyi 25 Kahvaltıcı

İstanbul’da güne başlamanın en özel ve keyifli yollarından biri, Boğaz’a...