İstanbul’un Anadolu yakasında ve Üsküdar ilçesi sınırları içinde bulunan Paşalimanı, Boğaz’ın tarihi semtlerinden biri. Üsküdar ile Kuzguncuk arasında kalan semt, hem doğal güzellikleri hem de tarihi mirasıyla dikkat çekiyor. Semtin en turistik duraklarının başında, Fethipaşa Korusu geliyor. Bu Boğaz’ın incisi olarak da nitelendirilen Üsküdar’ın önemli yeşil alanlarından biri olan bu koru, ismini Sultan II. Mahmut’un damadı Ahmet Fethi Paşa’dan alıyor. Eşsiz Boğaz manzarası, göz alıcı erguvan ağaçları ve sosyal tesisleriyle hem yerli halk hem de turistler için cazip bir destinasyon seçeneği oluşturuyor.
Paşalimanı’nın tarihi dokusu aracılığıyla Türkiye’nin sanayi geçmişinin izlerini sürmek mümkün. Çünkü semtte yer alan Paşalimanı Un Fabrikası, Osmanlı döneminde inşa edilen üçüncü sanayi tesisi olma özelliğine sahip. 1858 yılında inşa edilen fabrika III. Selim döneminde kurulmuş ve bir noktadan sonra işlevini yitirmiş. Günümüzde de civarı ağırlıklı olarak metruk binalarla çevreleniyor. Semtin ünlü Tekel Binaları ise 1798-1802 yılları arasında tahıl ambarı olarak inşa edilmiş. Uzun yıllar boyunca Tekel Tütün Deposu olarak kullanıldıktan sonra, 2005 yılında Kültür Bakanlığı’na tahsis edilmiş. Böylece Devlet Opera ve Balesi ve Devlet Tiyatroları Tekel Sahnesi olarak ziyaretçilerini ağırlamaya başlamış.
Osmanlı döneminde inşa edilmiş tarihi konaklar, Paşalimanı’nın tarihi dokusunu oluşturan bir diğer temel unsur. Harputlu Tosun Paşa’ya ait olan Tosun Paşa Konağı da bir zamanlar bunlardan biriymiş. Ne yazık ki, 1918 yılında çıkan bir yangında büyük hasarlar almış ve ilerleyen süreçte tamamen yok olmuş. Ancak, konağın su ihtiyacını karşılayan tonoz çatılı haznesi hâlen varlığını koruyor. Velhasıl, Paşalimanı hem Boğaz havası almak hem de yemyeşil bir atmosferde vakit geçirmek için rotanızı çevirebileceğiniz bir semt.