Üç farklı uygarlığın ortak mirası olarak günümüze dek varlığını koruyan Alçak Köprü, Amasya’nın Hatuniye Mahallesi’nde yer alıyor. Bu köklü yapı, Roma döneminde köpşehir merkezinde bulunan Amasya Kalesi ile Yeşilırmak’ın kalenin karşısında kalan kıyısı arasında ulaşımın sağlanabilmesi amacıyla inşa edilmiş. İnşa planı da kesme taşların üzerine yerleştirilen dört adet yüksek kemerden oluşuyormuş. Ancak köprünün ayakları görevini gören bu kemerler zaman içinde yükselen Yeşilırmak sularına gömüldüğü için, günümüzde kemerlerin yalnızca tepe kısımları görünüyor. Kemerlerin taşıdığı tabla kısmı da suya oldukça yakın. Bu nedenle de bu yapıya uzun süredir Alçak Köprü deniyor.
Alçak Köprü 19. yüzyıla dek suya gömülmüş olan ilk haliyle kullanılmış. Ancak bu durumun köprüden gelip geçenler için tehlikeli olabileceğini ve suyun taşabileceğini düşünen Mutasarrıf Ziya Paşa 1865 yılında mevcut köprü kemerleri üzerine yeni bir köprü inşa ettirmiş. Ne var ki, toplamda on bir ayaktan oluşan bu ahşap köprünün de ömrü pek uzun olmamış. 1881 yılında yaşanan su baskını, sonradan inşa edilen ahşap köprünün Yeşilırmak’ın taşkın sularına karışarak yok olmasına neden olmuş. Bunun üzerine Mutasarrıf Atıf Bey, ikinciye kıyasla çok daha güçlü olan üçüncü köprüyü inşa ettirmiş. Eski bir kilisenin taşları kullanılarak yapılan bu köprü, günümüzde hâlen varlığını koruyor. Köprünün uzun yıllar içinde yaşanan sayısız doğal afete ve zorluğa dayanabilmesinin bir sebebi de, 1965 yılında uygulanan güçlendirme çalışması. Ayrıca, 2009 yılında yapılmış restorasyon çalışması da köprünün bugünkü görünümüne kavuşmasını sağlamış.