İstanbul’un meşhur tarihi Kapalıçarşı’sından sonra en büyük kapalı çarşının Kayseri’de olduğunu biliyor muydunuz? Kayseri Kapalıçarşı, Osmanlı döneminin zarif mimarisini ve ticaret hayatını günümüze taşıyan önemli bir yapı olarak, günümüzde hâlen varlığını koruyor. Tarih boyunca çok sayıda onarım ve restorasyon çalışmasından geçirilmiş olan yapı, günümüzde ne yazık ki tarihi dokusunu biraz kaybetmiş durumda. Ancak buna rağmen kentin en turistik tarihi çarşılarının başında geliyor.
15. yüzyılda inşa edildiği düşünülen Kayseri Kapalı Çarşı, yangınlar sebebiyle ağır hasarlar almış ve her seferinde yeniden inşa edilerek Kayseri’nin ticaret hayatındaki önemini korumaya devam etmiş. Hatta 1870 yılında meydana gelen büyük yangında neredeyse tamamen yok olmuş. Ardından, Maraşlı Osman Paşa’nın girişimleriyle taş malzeme kullanılarak yeniden inşa edilmiş. 1907 Ankara Vilayeti Salnamesi’nde, “iki binden fazla dükkân ve mağazayı kapsayan muhteşem kâgir çarşı” olarak nitelendirilen tarihi yapı, geçmişte de şehrin ticaret merkezini oluşturuyormuş. 1987-1991 yılları arasında yapılan restorasyon çalışmalarıyla Osmanlı mimarisine uygun şekilde yeniden düzenlenmiş ve bugünkü görünümüne kavuşmuş.
Kayseri Kapalı Çarşı’da kuyumculuk, baharat, giyim ve yerel el sanatları gibi geniş bir ürün yelpazesine sahip dükkanlar mevcut. Özellikle yöresel lezzetler ve hediyelik eşyalar arayanlar rotasını doğruca buraya çevirmeyi tercih ediyor. Elbette bu sebeple tarihi çarşı, Kayseri’nin ekonomisinde de önemli bir rol oynuyor. Oldukça geniş bir alana yayılan yapı, kent merkezini oluşturan Melikgazi ilçesinin sınırları içinde. Bu sayede de ulaşımı oldukça kolay. Eğer yolunuz Kayseri’ye düşerse kent merkezinde keyifli bir tur atabilir, bu sırada Kayseri Kapalı Çarşı’nın yanı sıra; Kayseri Kalesi, Kayseri Milli Mücadele Müzesi ve günümüzde şehir kütüphanesi olarak kullanılan Meryem Ana Kilisesi gibi yapıları da keşfedebilirsiniz.