İstanbul’un Üsküdar ilçesine bağlı Kuzguncuk, hem canlı atmosferi hem de tarihi dokusuyla kentin en çok ilgi gören semtlerinden biri. Kuzguncuk sokaklarında dolaşırken karşınıza adım başı, asırlardır aynı noktada yükselen, ihtişamlı görünümüyle sizi hemen etkilemeye aday yapılarla karşılaşabiliyorsunuz. Ayios Panteleimon Rum Ortodoks Kilisesi de Kuzguncuk sokaklarına gizlenmiş tarihi bir ibadethane. Aziz Panteleimon’a adanmış olan bu Rum Ortodoks kilisesi, ilk kez 1831 yılında, Sultan II. Mahmut’un hükümdar olduğu dönemde ibadete açılmış. Ancak 1872 yılında meydana gelen büyük bir yangın sonucu ağır hasarlar almış. Bu sebeple de Mimar Nikola Ziko tarafından yeniden tasarlandıktan sonra 1890 ile 1892 yılları arasında tekrar inşa edilmiş.
Ayios Pantelemion Rum Ortodoks Kilisesi’nin mimari yapısının Bizans mimarisinden belirgin izler taşıdığını söylemek mümkün. Yunan haçı planında tasarlanmış olan tarihi yapının merkezinde bulunan büyük kubbe, dört sütun üzerine oturtulmuş. Bizans mimarisinin karakteristik özelliklerinden biri olarak, taş ve tuğla kullanımını da belirgin şekilde görebiliyoruz. Kiliseye mermerden inşa edilmiş zarif bir kapıdan giriş yapılıyor. Girişin hemen üzerinde de Kuzguncuklu Andon Hüdaverdioğlu’nun 1911 yılında inşa ettirdiği çan kulesi bulunuyor.
Ayios Pantelemion Rum Ortodoks Kilisesi’nin bahçesi de son derece huzurlu ve keyifli bir atmosfere sahip. Bahar aylarında çiçeklenen erguvan ağaçlarıyla bezeli olan bahçe, tarihi ibadethanenin estetiğini daha da ön plana çıkarıyor. Kilisenin hemen yanında da kare planlı küçük bir ayazma mevcut. Bu yapı, ziyaretçilerin dini ritüelleri için kullandıkları kutsal su kaynağı olarak varlığını koruyor. Hem iç mekanında hem de dış cephesini bezeyen süslemeleriyle dikkat çeken Ayios Panteleimon Kilisesi, 2024 yılında ziyarete ve ibadete açık. Yolunuz Kuzguncuk’a düşerse ziyaret edebilirsiniz.