Ankara’ın Altındağ ilçesine bağlı Samanpazarı semtinin Aslanhane Mahallesi sınırları içinde yer alan Aslanhane Cami, halk arasında Ahi Şerafettin Cami ismiyle de biliniyor. Son derece sade bir görünüme ve tasarıma sahip olan yapı, günümüze gerçekten iyi durumda ulaşmayı başarabilmiş. Kentin en eski ve önemli yapılarından biri olan caminin tam olarak hangi yılda ve kim tarafından inşa ettirildiğine ilişkin hâlen kesin bir bilgiye ulaşılabilmiş değil. Ancak Aslanhane ismini, kuzeydoğu tarafında bulunan Ahi Şerafettin Türbesi’nin dış cephesine gömülü olan antik aslan heykelinden alıyor.
13. yüzyıl başlarında Ahi kardeşler tarafından inşa ettirildiği tahmin edilen Aslanhane Cami’nin 1289-1290 yıllarında onarımdan geçirildiği biliniyor. Günümüzde üstü sivri kurşun kaplama çatıyla kapatılan yapı, taş duvarlarla inşa edilmiş. Uzunlamasına beş sahanlı bazilika tipi plana sahip olan caminin minaresi tek şerefeli. Caminin kuzeydoğuya bakan duvarına bitişik şekilde inşa edilen minarenin kaidesi taş kare, gövdesi ise silindirik tuğla olacak şekilde tasarlanmış. Minarenin kaidesinin en dikkat çekici özelliklerinden biri, yapımında Roma dönemi malzemesinin kullanılmış olması. Biri doğuda, biri kuzeyde, biri de batıda olmak üzere üç farklı girişi bulunan Aslanhane Cami’nin içi, 13. yüzyıldan günümüze kadar ulaşan içi ahşap Selçuklu camilerinin oldukça etkileyici bir örneği. Caminin harem bölümünün kuzey tarafında da yine ahşaptan inşa edilmiş olan kadınlar mahfili bulunuyor. Caminin minberindeki kitabeye göre, bu yapı Ebubekir Mehmet’in imzasını taşıyor.