Gökçeada'daki Doğal Güzellikler

Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada, el değmemiş doğası ve benzersiz ekosistemiyle ziyaretçilerine eşsiz deneyimler sunmaktadır. Ege Denizi'nin kuzeyinde konumlanan bu cennet parçası, kristal berraklığındaki koyları, yemyeşil ormanları, şelaleleri ve tuz gölüyle doğa tutkunları için adeta bir cazibe merkezidir. Adanın büyük bir bölümünün koruma altında olması, doğal güzelliklerinin bozulmadan günümüze kadar ulaşmasını sağlamıştır. Hem deniz hem de doğa turizminin bir arada yaşanabileceği nadir yerlerden biri olan Gökçeada, dört mevsim ziyaretçilerine farklı güzellikler sunmaktadır.

Gökçeada'nın en dikkat çekici doğal güzelliklerinden biri olan koyları, turkuaz suları ve ıssız plajlarıyla ünlüdür. Özellikle Kapıkaya, Uğurlu, Kuzu Limanı ve Yıldızkoy gibi bakir koylar, berrak suları ve altın renkli kumsallarıyla deniz tutkunlarına unutulmaz anlar yaşatmaktadır. Adanın batı ve güney kıyılarında yer alan bu koyların çoğuna karayoluyla ulaşılabildiği gibi, bazılarına tekne turlarıyla gidilmesi gerekiyor. Dalış meraklıları için adanın sualtı zenginlikleri, mercanlar ve renkli balık türleriyle dolu bir keşif alanı sunmaktadır.

Gökçeada'nın iç kesimlerinde bulunan tatlı su kaynakları ve şelaleler, adanın diğer büyüleyici doğal güzellikleri arasında yer almaktadır. Marmaros Şelalesi, Zeytinli Köyü yakınlarındaki Profitis Ilias Deresi üzerinde bulunan ve yaz aylarında bile suyunun eksik olmadığı doğa harikasıdır. Adada bulunan Tuz Gölü ise, farklı bir ekosisteme sahip olması ve flamingo sürülerine ev sahipliği yapmasıyla dikkat çekmektedir. Gökçeada'nın yüksek kesimlerindeki yürüyüş yolları ve patikalar, muhteşem manzaralar eşliğinde doğa yürüyüşü severlere unutulmaz deneyimler sunmaktadır.

Gökçeada'nın zengin bitki örtüsü ve yaban hayatı, biyoçeşitlilik açısından adayı özel kılmaktadır. Adada 400'den fazla bitki türü bulunurken, bunların bir kısmı sadece Gökçeada'ya özgü endemik türlerdir. İlkbahar aylarında rengarenk çiçeklerle bezenen yamaçlar, yaz aylarında zeytin, meşe ve çam ormanlarıyla yeşile bürünmektedir. Gökçeada'nın doğal ortamı, çeşitli kuş türleri, deniz kaplumbağaları ve Akdeniz foklarına ev sahipliği yaparak, yaban hayatı gözlemcileri için ideal bir ortam sunmaktadır.

Gökçeada'nın doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ada, ekoturizm ve sürdürülebilir seyahat imkanlarıyla öne çıkmaktadır. Adada bulunan çevre dostu oteller, organik çiftlikler ve yerel ürün pazarları, doğayla uyumlu bir tatil deneyimi sunmaktadır. Çanakkale'den düzenli feribot seferleriyle ulaşılabilen ada, İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerden de günübirlik ziyaret edilebilecek mesafededir. Gökçeada'nın doğal güzellikleri ve sakin atmosferi, şehir yaşamının karmaşasından uzaklaşıp huzur arayanlar için ideal bir kaçış noktası oluşturmaktadır.

Gökçeada'nın En Önemli Doğal Güzellikleri

Türkiye'nin en büyük adası olarak Ege Denizi'nin masmavi sularında yükselen Gökçeada, eşsiz doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüleyen benzersiz bir destinasyondur. Çanakkale iline bağlı olan bu cennet parçası, kilometrelerce uzanan bakir kıyıları, altın sarısı kumlu plajları, zümrüt yeşili ormanları ve dağ silsileleriyle doğaseverler için adeta bir vaha niteliğindedir. Ada genelinde hissedilen Ege ve Akdeniz ikliminin yumuşak etkisi, yıl boyunca çeşitli doğa aktivitelerine olanak tanıyan ideal koşullar yaratmaktadır. Gökçeada'nın doğal güzellikleri, insanoğlunun müdahalesinden uzak kalmış el değmemiş koyları ve korunan ekosistemleriyle sürdürülebilir turizm anlayışının da en güzel örneklerinden birini oluşturmaktadır.

Gökçeada'nın doğal zenginliği, denizden yükselen volkanik yapısı ve jeolojik çeşitliliğiyle başlamaktadır. Adanın iç kesimlerinde yer alan dağlar ve tepeler, muhteşem manzaralar sunarak fotoğraf tutkunları için eşsiz kareler yakalamaya olanak tanırken, doğa yürüyüşü ve dağ bisikleti tutkunları için de ideal rotalar oluşturmaktadır. Rüzgarların şekillendirdiği ilginç kaya formasyonları ve volkanik aktivitelerin izlerini taşıyan jeolojik oluşumlar, adanın milyonlarca yıllık geçmişine tanıklık etmektedir. Bu benzersiz coğrafi yapı, adaya özgü mikroklima bölgeleri yaratarak çeşitli ekosistemlerin bir arada var olmasına ve zengin bir biyoçeşitliliğin gelişmesine olanak sağlamıştır.

Gökçeada'nın vazgeçilmez doğal güzelliklerinden biri de şüphesiz ki kristal berraklığındaki denizi ve eşsiz sualtı zenginliğidir. Dalış tutkunları için adeta bir cennet olan adalarda, renkli mercanlar, deniz çayırları ve çeşitli balık türleriyle dolu su altı dünyası keşfedilmeyi beklemektedir. Ege Denizi'nin temiz ve berrak suları, adanın kıyı şeridinde irili ufaklı koylar ve doğal havuzlar oluşturarak, yüzme ve su sporları için ideal ortamlar yaratmaktadır. Akıntıların ve rüzgarların etkisiyle şekillenen kumsal ve çakıl plajları, her biri birbirinden güzel manzaralara sahip sahil şeridiyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deniz deneyimi sunmaktadır.

1. Tepeköy Çınaraltı Gökçeada’nın meşhur Rum köylerinden biri olan Tepeköy, eski ismiyle Agrida, ilçe merkezine yaklaşık 11 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Rum köylerinin en yüksek rakıma sahip olanı unvanını da taşıyan Tepeköy’de keşfedebileceğiniz birbirinden etkileyici tarihi ve doğal güzellikler mevcut.

2. Gökçeada Gizli Liman Gökçeada'nın batı ucunda bulunan Gizli Liman, doğanın el değmemiş güzelliklerinden biri. Adanın en sakin ve huzur dolu köşelerinden biri olduğunu söylemek de yanlış olmaz. Uğurlu Köyü’nü geçtikten sonra karşınıza çıkacak olan bu gizli cennet, batı uçta denizle buluşan en son nokta.

3. Marmaros Plajı Gökçeada’nın kuzeybatı tarafında yer alan Marmaros Plajı, adanın en sakin ve güzel plajlarından biri. Ünlü Dereköy Mahallesi’ne de yakın konumda bulunan plaj, adanın doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ideal bir destinasyon seçeneği oluşturuyor.

4. Kuzu Limanı Plajı Yolu Gökçeada’ya düşenlerin ilk karşısına çıkacak plaj olan Kuzu Limanı Plajı, adanın doğusunda ve feribotun yanaştığı iskeleye çok yakın bir konumda. Adada araç ya da bisiklet kiralama imkanı olmayan, gelir gelmez serin sulara atlamak isteyen veya mümkün olduğunca merkezi noktalarda denize girmeyi tercih edenler için dört dörtlük bir alternatif.

5. Laz Koyu Çanakkale’ye bağlı Gökçeada’nın güney kıyısında yer alan Laz Koyu, hem sakin atmosferi hem de doğal güzellikleriyle ünlü. Adanın gizli cennetlerinden biri olarak da nitelendirebileceğimiz bu ufak ve şirin koy, adaya gelen ziyaretçilerin sıklıkla tercih ettiği popüler bir plaja da ev sahipliği yapıyor.

6. Kefalos (Aydıncık) Plajı Çanakkale’nin en güzel ilçelerinden biri olan Gökçeada’da bulunan Kefalos Plajı’nı, diğer ismiyle Aydıncık Plajı’nı adanın en meşhur ve en çok tercih edilen plajı olarak tanımlamak yanlış olmaz. Çok sayıda konaklama ve yeme içme işletmesine de ev sahipliği yapan bu plajın uzunluğu 1200 metreye kadar ulaşıyor.

7. Gökçeada Tuz Gölü Gökçeada’nın en dikkat çekici doğal güzelliklerinden biri olan Tuz Gölü, Aydıncık Kefalos Plajı’nın ortasında ve adanın güney kıyısında yer alıyor. Deniz suyu ve yağmur sularının buluşmasıyla oluşmuş olan lagün gölü, yıllar içinde rüzgarın plajdan getirip buraya yığdığı kum seddinin ortasında şekillenmiş.

Ada genelinde görülen zengin flora ve fauna çeşitliliği, Gökçeada'nın doğal güzelliklerini tamamlayan önemli unsurlardandır. Akdeniz'e özgü makiler, zeytin ağaçları, çam ormanları ve endemik bitki türleri adanın yeşil dokusunu oluştururken, bu habitat çeşitli kuş türleri ve yaban hayatı için de ideal yaşam alanları sunmaktadır. Özellikle göç dönemlerinde çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapan ada, kuş gözlemcileri için de önemli bir destinasyondur. İlkbahar aylarında rengarenk çiçeklerle bezenen yamaçlar ve sonbaharda sarı-turuncu tonlara bürünen ormanlar, ziyaretçilere dört mevsim farklı doğal güzellikler sunmaktadır.

Gökçeada'nın belki de en dikkat çekici doğal zenginliklerinden biri, ada genelinde bulunan tatlı su kaynaklarıdır. Adanın dağlık bölgelerinden doğan ve kıyılara doğru akan dereler, yolları üzerinde küçük göletler ve şelaleler oluşturarak hem görsel bir şölen sunmakta hem de adanın ekolojik dengesine katkı sağlamaktadır. Bu tatlı su kaynakları etrafında gelişen yemyeşil vadiler ve çayırlar, adaya özgü bitki örtüsünün gelişmesini sağlarken, piknik ve kamp sevenler için ideal alanlar yaratmaktadır. Deniz ve tatlı suyun buluştuğu eşsiz deltalar, biyolojik çeşitliliğiyle bilim insanlarının da ilgisini çekmektedir. Gökçeada'nın bu eşsiz doğal güzellikleri, koruma altında tutularak gelecek nesillere aktarılmayı bekleyen birer miras niteliğindedir.

Gökçeada'nın Doğal Güzelliklerini Görmek İçin 10 Neden

1. Türkiye'nin en büyük adasındaki el değmemiş koylar Gökçeada, Türkiye'nin en büyük adası olarak 289 kilometrekarelik yüzölçümüyle birbirinden güzel, el değmemiş koylara ev sahipliği yapmaktadır. Yıldızkoy, Laz Koyu ve Kapıkaya gibi lokasyonlar kristal berraklığındaki sularıyla ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunmaktadır. Bu koyların çoğuna karayoluyla ulaşım zor olduğundan doğal yapıları bozulmadan kalabilmiş ve bu da onları daha değerli kılmıştır.

2. Tuz Gölü'nün büyüleyici manzarası Gökçeada'nın batı kesiminde yer alan Tuz Gölü, flamingolar ve diğer göçmen kuşlara ev sahipliği yapan doğal bir hazinedir. Yaz aylarında kuruyarak beyaz bir tuz tabakasıyla kaplanan göl, özellikle gün batımında fotoğrafçılar için muhteşem kareler sunar. Göl çevresindeki ekosistem, birçok endemik bitki ve hayvan türüne yaşam alanı sağlamakta ve doğa tutkunları için adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir.

3. Şelalelerin dinlendirici atmosferi Gökçeada'nın en çarpıcı doğal güzelliklerinden olan şelaleler, özellikle bahar aylarında coşkun sularıyla büyüleyici manzaralar oluşturmaktadır. Marmaros (Mermer) Şelalesi ve çevresindeki yemyeşil vadi, ziyaretçilere adeta bir cennet köşesi sunmaktadır. Şelalelerin serin atmosferi, özellikle yaz aylarında bunaltıcı sıcaklardan kaçmak isteyenler için mükemmel bir sığınak oluşturmaktadır.

4. Zeytinli Köyü'nün yüzlerce yıllık zeytin ağaçları Gökçeada'nın sembollerinden olan zeytin ağaçları, özellikle Zeytinli Köyü çevresinde yüzlerce yıllık geçmişleriyle büyüleyici bir manzara oluşturmaktadır. Bu asırlık ağaçların gölgesinde yapılacak bir yürüyüş, ziyaretçilere geçmişe doğru bir yolculuk hissi yaşatmaktadır. Ada zeytinyağının eşsiz lezzeti, bu kadim ağaçların meyvelerinden elde edilmekte ve ada mutfağının temel taşlarından birini oluşturmaktadır.

5. Dünyanın en temiz denizlerinden birine sahip plajlar Gökçeada, Kuzey Ege'nin berrak sularıyla çevrili, Mavi Bayraklı plajlarıyla deniz tutkunlarının vazgeçilmez rotalarından biridir. Kefalos (Aydıncık) Plajı ve Kokina Plajı gibi noktalar, temiz kumsalları ve turkuaz renkli denizleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Adanın kuzey kıyılarında yer alan daha sakin ve tenha plajlar ise kalabalıktan uzaklaşmak isteyenler için ideal bir seçenek oluşturmaktadır.

6. Eşsiz sualtı zenginliği ve dalış noktaları Gökçeada'nın berrak suları, zengin deniz ekosistemiyle dalış tutkunları için adeta bir cennettir. Adanın çevresindeki sularda 150'den fazla balık türü, mercanlar ve deniz bitkileri görülebilmektedir. Peynir Kayalıkları ve Yıldızkoy gibi dalış noktaları, hem acemi hem de profesyonel dalgıçlar için eşsiz sualtı manzaraları sunmaktadır.

7. Organik tarımın yeşillendirdiği vadiler Gökçeada, Türkiye'nin ilk ve tek organik adası unvanına sahip olmasıyla birlikte, kimyasal gübre ve ilaçlardan arındırılmış yeşil vadileriyle göz doldurmaktadır. Bu vadilerde yapılan organik tarım sayesinde biyoçeşitlilik korunmuş ve doğal yaşam desteklenmiştir. Ziyaretçiler bu vadilerde yürüyüş yaparak doğal ortamda yetişen endemik bitkileri gözlemleyebilir ve organik ürünlerin tadına varabilirler.

8. Zengin kuş gözlem alanları Gökçeada, Akdeniz ve Karadeniz göç yolları üzerinde bulunması nedeniyle yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle Tuz Gölü ve çevresindeki sulak alanlar, pelikanlar, flamingolar ve birçok yırtıcı kuş türü için önemli bir durak noktasıdır. Bahar ve sonbahar aylarında adayı ziyaret eden kuş gözlemcileri, nadir türleri doğal ortamlarında gözlemleme fırsatı bulabilmektedir.

9. Kesişen rüzgarların oluşturduğu ideal sörf koşulları Gökçeada, Ege Denizi ve Karadeniz'den gelen rüzgarların kesişme noktasında yer alması sebebiyle sörf tutkunları için ideal koşullara sahiptir. Özellikle Kefalos (Aydıncık) Plajı, rüzgar sörfü ve rüzgar sörfü için Türkiye'nin en iyi lokasyonlarından biri olarak kabul edilmektedir. Adanın kuzey kıyılarındaki dalgalı sular ise sörf meraklıları için mükemmel koşullar sunmaktadır.

10. Eşsiz gün batımı manzaraları Gökçeada'nın batıya bakan kıyıları, Ege'nin en etkileyici gün batımı manzaralarına ev sahipliği yapmaktadır. Uğurlu Köyü sahilleri ve Yıldızkoy gibi noktalar, güneşin denize gömüldüğü anlarda büyüleyici bir görsel şölen sunmaktadır. Gökyüzünün ve denizin kızıla, mora ve turuncuya büründüğü bu anlar, fotoğrafçılar için cennet niteliğindedir ve ziyaretçilere unutulmaz anılar bırakmaktadır.

Gökçeada Görülecek Doğal Güzellik Önerileri

Gökçeada, Türkiye'nin en büyük adası olarak Ege Denizi'nin masmavi sularında yer alan, el değmemiş doğası ve benzersiz ekosistemiyle ziyaretçilerine eşsiz deneyimler sunan bir cennet köşesidir. Kristal berraklığındaki koyları, yemyeşil ormanları, şelaleleri ve tuz gölüyle doğa tutkunları için adeta bir cazibe merkezi olan ada, büyük bir bölümünün koruma altında olması sayesinde doğal güzelliklerini bozulmadan günümüze kadar ulaştırmayı başarmıştır. Hem deniz hem de doğa turizminin bir arada yaşanabileceği nadir yerlerden biri olan Gökçeada, dört mevsim boyunca ziyaretçilerine farklı güzellikleri deneyimleme fırsatı sunmaktadır.

Gökçeada'nın en dikkat çekici doğal güzelliklerinden biri, turkuaz suları ve ıssız plajlarıyla ünlü koylarıdır. Özellikle Kapıkaya, Uğurlu, Kuzu Limanı ve Yıldızkoy gibi bakir koylar, berrak suları ve altın renkli kumsallarıyla deniz tutkunlarına unutulmaz anlar yaşatmaktadır. Adanın batı ve güney kıyılarında konumlanan bu koyların birçoğuna karayoluyla ulaşılabildiği gibi, bazılarına ise tekne turlarıyla erişim sağlanmaktadır.

Gökçeada'nın iç kesimlerinde bulunan tatlı su kaynakları ve şelaleler de adanın diğer büyüleyici doğal güzellikleri arasında yer almaktadır. Marmaros Şelalesi, yaz aylarında bile gürül gürül akan suyuyla doğa harikası bir noktayken, Zeytinli Köyü yakınlarındaki Profitis Ilias Deresi de yemyeşil bir vadi boyunca uzanan etkileyici bir güzergah sunmaktadır. Gökçeada'nın farklı bir ekosisteme sahip olan ve flamingo sürülerine ev sahipliği yapan Tuz Gölü ise, adanın benzersiz doğal oluşumlarından bir diğeridir.

Gökçeada'nın zengin bitki örtüsü ve yaban hayatı da biyoçeşitlilik açısından adayı özel kılmaktadır. 400'den fazla bitki türüne ve birçok endemik türe ev sahipliği yapan ada, ilkbahar aylarında rengarenk çiçeklere bürünürken, yaz aylarında ise zeytin, meşe ve çam ormanlarının yeşil tonlarına büründüğü büyüleyici bir manzaraya dönüşmektedir. Çeşitli kuş türleri, deniz kaplumbağaları ve Akdeniz foklarının da yaşam alanı olan Gökçeada, yaban hayatı gözlemcileri için de eşsiz fırsatlar sunmaktadır.

Gökçeada, ekoturizm ve sürdürülebilir seyahat anlayışıyla doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ideal bir destinasyondur. Adada bulunan çevre dostu konaklama tesisleri, organik çiftlikler ve yerel ürün pazarları, doğayla uyumlu bir tatil deneyimi yaşamak isteyenlere hitap etmektedir. Çanakkale'den düzenli olarak yapılan feribot seferleriyle kolaylıkla ulaşılabilen Gökçeada, İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerden de günübirlik ziyaret edilebilecek bir mesafede yer almaktadır.

Gökçeada'nın Eşsiz Doğal Hazineleri: Türkiye'nin İnci Adası

Türkiye'nin en büyük adası Gökçeada, Ege Denizi'nin kuzeyinde konumlanan ve el değmemiş doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüleyen benzersiz bir destinasyondur. Adanın büyük bir bölümünün koruma altında olması sayesinde kristal berraklığındaki koyları, bakir plajları, yemyeşil ormanları, şelaleleri ve tuz gölü gibi doğal zenginlikler orijinal yapısını koruyarak günümüze kadar ulaşmıştır. Gökçeada'nın 400'den fazla bitki türüne ev sahipliği yapan zengin florası ve çeşitli kuş türleri, deniz kaplumbağaları ile Akdeniz foklarını barındıran faunası, biyoçeşitlilik açısından adayı Türkiye'nin en değerli ekolojik alanlarından biri haline getirmektedir.

Gökçeada'nın en çarpıcı doğal güzelliklerinden olan Kapıkaya, Uğurlu, Kuzu Limanı ve Yıldızkoy gibi bakir koylar, turkuaz rengindeki berrak suları ve altın sarısı kumsallarıyla deniz tutkunlarına benzersiz bir tatil deneyimi sunmaktadır. Adanın kuzey ve güney kıyılarının birbiriyle tezat oluşturan farklı karakteristik özellikleri, her tür deniz aktivitesi için ideal ortamlar yaratırken, zengin sualtı ekosistemi de dalış meraklıları için mercanlar ve renkli balık türleriyle dolu bir keşif alanı oluşturmaktadır. Ege Denizi ve Karadeniz'den gelen rüzgarların kesişme noktasında yer alan Gökçeada, özellikle Kefalos (Aydıncık) Plajı'nda sörf ve kitesurf tutkunları için Türkiye'nin en ideal koşullarından birine sahiptir.

Gökçeada'nın iç kesimlerinde bulunan tatlı su kaynakları, adanın doğal zenginliğini tamamlayan önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Marmaros Şelalesi ve Zeytinli Köyü yakınlarındaki Profitis Ilias Deresi, yaz aylarında bile suyunun eksik olmadığı, yemyeşil vadiler içerisinde uzanan ve doğa yürüyüşçüleri için ideal rotalar oluşturan doğa harikaları olarak öne çıkmaktadır. Adanın batı kesiminde bulunan ve özellikle flamingo sürülerine ev sahipliği yapmasıyla bilinen Tuz Gölü, farklı bir ekosisteme sahip olup, yaz aylarında kuruyarak beyaz bir tuz tabakasıyla kaplandığında, özellikle gün batımı saatlerinde fotoğrafçılar için eşsiz manzaralar sunmaktadır.

Gökçeada'nın zengin bitki örtüsü içerisinde yer alan yüzlerce yıllık zeytin ağaçları, çam ormanları ve ilkbahar aylarında rengarenk çiçeklerle bezenen yamaçları, dört mevsim boyunca ziyaretçilerine farklı doğal güzellikler sunmaktadır. Ada genelinde hissedilen Ege ve Akdeniz ikliminin yumuşak etkisi, yıl boyunca çeşitli doğa aktivitelerine olanak tanıyan ideal koşullar yaratırken, adanın dağlık bölgeleri ve tepeleri doğa yürüyüşü, dağ bisikleti ve kuş gözlemciliği gibi aktiviteler için mükemmel rotalar oluşturmaktadır. Gökçeada'nın batıya bakan kıyıları, güneşin denize gömüldüğü anlarda gökyüzünün ve denizin kızıla, mora ve turuncuya büründüğü, Ege'nin en etkileyici gün batımı manzaralarına ev sahipliği yapmaktadır.

Gökçeada, Türkiye'nin ilk ve tek organik adası unvanına sahip olması ve ekoturizm anlayışıyla, doğal güzelliklerini keşfetmek isteyen ziyaretçilere sürdürülebilir seyahat imkanları sunmaktadır. Adada bulunan çevre dostu konaklama tesisleri, organik çiftlikler ve yerel ürün pazarları, doğayla uyumlu bir tatil deneyimi sunarken, Çanakkale'den düzenli feribot seferleriyle kolayca ulaşılabilen ada, İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerden de rahatlıkla ziyaret edilebilmektedir. Şehir yaşamının karmaşasından uzaklaşıp huzur arayanlar için ideal bir kaçış noktası olan Gökçeada, doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle ziyaretçilerine hem dinlenme hem de keşif imkanı sunan eşsiz bir doğa cenneti olarak Türkiye'nin turizm haritasında önemli bir yer tutmaktadır.