Beykoz'daki Doğal Güzellikler
İstanbul'un yeşil cenneti olarak bilinen Beykoz, şehrin Anadolu yakasında, Boğaz'ın masmavi sularıyla ormanların buluştuğu eşsiz bir doğal güzellikler hazinesi sunmaktadır. Metropolün karmaşasından uzaklaşmak isteyenler için adeta bir vaha olan bu ilçe, geniş orman alanları, göz alabildiğine uzanan yeşil vadileri ve kristal berraklığındaki dereleriyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Boğaziçi'nin en kuzeydoğu noktasından başlayıp Karadeniz'e kadar uzanan Beykoz, İstanbul'un en geniş ilçelerinden biri olarak, birbirinden farklı doğal güzellikleri bünyesinde barındırmaktadır. Beykoz'un henüz betonlaşmadan korunmuş bakir alanları, doğa tutkunları, fotoğrafçılar ve şehrin gürültüsünden kaçmak isteyenler için vazgeçilmez bir destinasyon haline gelmiştir.
Beykoz'un en dikkat çekici doğal güzelliklerinden biri, ilçenin büyük bir bölümünü kaplayan muhteşem Belgrad Ormanları'dır. Bu geniş orman ekosistemi, yüzlerce yıllık ağaçları, zengin bitki örtüsü ve çeşitli yaban hayatıyla İstanbul'un en önemli oksijen kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Orman içerisindeki Elmalı, Valide, Topuzlu ve Neşet Suyu gibi tarihi bentler ve göletler, hem doğal yaşam için önemli su kaynakları sunmakta hem de ziyaretçilere büyüleyici manzaralar eşliğinde piknik yapma imkanı vermektedir. Ormanın derinliklerinde uzanan patikalar, doğa yürüyüşü, bisiklet turu ve atlı gezinti yapmak isteyenler için ideal rotalar sunarken, özellikle sonbahar aylarında sarı ve kızıl tonlara bürünen ağaçlar görsel bir şölen sunmaktadır.
Beykoz'un bir diğer doğal hazinesi, Riva, Göksu ve Küçüksu gibi derelerin oluşturduğu vadiler ve bu derelerin denizle buluştuğu eşsiz deltalardır. Özellikle Riva Deresi'nin Karadeniz ile buluştuğu delta, çeşitli kuş türleri ve su canlıları için önemli bir yaşam alanı oluşturarak, biyoçeşitlilik açısından zengin bir ekosistem sunmaktadır. Göksu Deresi'nin Boğaz ile birleştiği Göksu Çayırı ise, yemyeşil manzarası ve tarihi yapılarıyla İstanbul'un en romantik köşelerinden biri olarak bilinir. Polonezköy çevresindeki vadiler ve Anadolu Feneri yakınlarındaki koylar, keşfedilmeyi bekleyen doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini cezbetmektedir.
Beykoz'un Karadeniz sahilleri boyunca uzanan plajlar ve koylar, İstanbul'un en temiz kıyılarını oluşturmaktadır. Riva, Poyrazköy ve Anadolu Feneri plajları, şehrin gürültüsünden uzak, sakin bir deniz keyfi yaşamak isteyenler için ideal destinasyonlardır. Bu plajların etrafını çevreleyen yemyeşil tepeler ve falezler, doğal bir amfitiyatro görüntüsü oluşturarak manzaraya ayrı bir güzellik katmaktadır. Özellikle Karadeniz'in karakteristik dalgalarıyla buluşan kıyılar, macera arayan sörf tutkunları için de eşsiz fırsatlar sunmaktadır.
Beykoz'un biyoçeşitliliği, farklı ekosistemleri bir arada barındırması sayesinde inanılmaz zenginliktedir. Bölgede yaşayan yüzlerce kuş türü, kelebekler, yaban hayvanları ve bitki çeşitleri, doğa bilimciler ve fotoğrafçılar için keşfedilmeyi bekleyen bir hazine niteliğindedir. Polonezköy Tabiat Parkı ve Anadolu Kavağı çevresindeki koruma alanları, nesli tehlike altındaki türler için güvenli yaşam alanları sağlamaktadır. İstanbul'a bu kadar yakın mesafede bulunmasına rağmen halen doğal güzelliklerini korumayı başaran Beykoz, dört mevsim boyunca farklı doğa aktiviteleri için ideal bir ortam sunmakta ve şehir yaşamının stresinden bunalan İstanbullular için adeta bir terapi merkezi görevi görmektedir.
Beykoz'un En Önemli Doğal Güzellikleri
İstanbul'un Anadolu yakasının kuzeyinde yer alan Beykoz, metropolün karmaşasından uzakta, doğanın kucağında huzur arayanlar için eşsiz bir sığınak sunuyor. Boğaz'ın masmavi sularından başlayıp Karadeniz kıyılarına kadar uzanan bu geniş ilçe, yemyeşil ormanları, berrak dereleri ve nefes kesen manzaralarıyla adeta bir doğa harikası olarak karşımıza çıkıyor. Şehrin betonlaşmış yapısından bunalan İstanbullular için ideal bir kaçış noktası olan Beykoz, geniş orman alanları sayesinde İstanbul'un akciğerleri olarak da nitelendiriliyor. Her mevsim farklı güzelliklere bürünen bu benzersiz bölge, doğaseverlere, fotoğraf tutkunlarına ve macera arayanlara unutulmaz deneyimler vadediyor.
Beykoz'un doğal güzellikleri, Boğaz kıyılarından başlayıp Karadeniz sahillerine ve iç kesimlerdeki tepelere kadar uzanan zengin bir çeşitlilik gösteriyor. Kilometrelerce uzanan sahil şeridi, yaz aylarında deniz keyfi yaşamak isteyenler için mükemmel bir ortam sunarken, dalgalı Karadeniz kıyıları sörf tutkunlarını kendine çekiyor. Bölgeyi kaplayan meşe, kayın, gürgen ve kestane ağaçlarından oluşan geniş ormanlar, oksijen dolu bir ortamda yürüyüş, piknik ve kamp yapmak isteyenler için ideal alanlar oluşturuyor. İlçenin çeşitli noktalarından İstanbul Boğazı'nı kuşbakışı izleme imkanı sunan tepeler, fotoğraf tutkunlarına dört mevsim farklı açılardan muhteşem manzaralar sunuyor.
1. Beykoz Korusu Beykoz Korusu, İstanbul’un Boğaz kıyısındaki Beykoz ilçesinde yer alan güzeller güzeli bir bölge. Hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dikkat çeken koru, 27,9 hektarlık bir alanı kapsıyor. Beykoz Merkez Mahallesi ile Paşabahçe arasında uzanıyor. Hatta Boğaz’ın yamaçlarından başlayıp Riva’ya kadar gidiyor.
2. Riva Plajı İstanbul’un Beykoz ilçesinin Riva semtinde bulunan ve Beykoz Belediyesi tarafından halkın hizmetine açılan Riva Plajı, ücretli bir işletme. Ancak hem giriş ücretleri hem de tesiste sunulan hizmet ve ürünler oldukça uygun fiyatlı. Riva, İstanbul sınırları içinde kalarak yaz tatili atmosferini yakalamak ve denize girmek isteyenler için en ideal adreslerden biri.
3. Poyrazköy Plajı İstanbul’un Beykoz ilçesi sınırları içinde yer alan Poyrazköy Plajı, Anadolu yakasında denize girmek ve tatil atmosferini yaşamak için tercih edebileceğiniz plajlardan biri. Plaja ulaşım sağlamak için Beykoz’un merkezini geçtikten sonra yaklaşık 14 kilometre boyunca orman yolunu takip etmeniz gerekiyor.
İstanbul'un mikroklima bölgelerinden biri olan Beykoz, bu sayede yıl boyunca yeşil kalan zengin bir flora ve faunaya ev sahipliği yapıyor. İlkbahar ve yaz aylarında çeşitli yabani çiçekler, mantarlar ve meyvelerle bezenen orman patikaları, botanik meraklılarına görsel bir şölen sunuyor. Bölgenin nemli iklimi sayesinde oluşan şelaleler, göletler ve derelerin oluşturduğu doğal havuzlar, sıcak yaz günlerinde ziyaretçilere serinleme imkanı sağlıyor. Ormanlık alanlarda rastlanan çeşitli tıbbi bitkiler ve yabani meyveler, doğal yaşam tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen hazineler olarak dikkat çekiyor.
Beykoz'un bozulmamış doğal yaşam alanları, çeşitli kuş, kelebek ve memeli türlerine ev sahipliği yaparak doğa gözlemcileri için zengin bir ortam oluşturuyor. Özellikle göç dönemlerinde bölgedeki kuş çeşitliliği artarken, ormanlık alanlarda karaca, tilki, yaban domuzu gibi yaban hayatı üyelerine rastlamak mümkün oluyor. Karadeniz'e dökülen derelerin oluşturduğu vadiler, hem zengin bir ekosistem barındırıyor hem de doğa fotoğrafçılığı için eşsiz kompozisyonlar sunuyor. Bölgenin düşük ışık kirliliğine sahip yüksek kesimleri, özellikle yaz gecelerinde yıldızları ve meteor yağmurlarını izlemek için ideal koşullar yaratıyor.
Sürdürülebilir turizm anlayışıyla korunmaya çalışılan Beykoz'un doğal güzellikleri, gelecek nesillere aktarılması gereken paha biçilmez bir miras niteliği taşıyor. Şehirleşme baskısına rağmen doğal dokusunu büyük ölçüde korumayı başaran ilçe, İstanbul'un yanı başında adeta doğal bir terapi merkezi olarak hizmet veriyor. Dört mevsim farklı yüzleriyle ziyaretçilerini karşılayan Beykoz, ilkbaharda yeşilin bin bir tonu, yazın berrak dereleri ve serin ormanları, sonbaharda sarı ve kızıl yaprakların dansı, kışın ise karlı manzaraları ve sisli atmosferiyle her ziyaretçisine farklı bir deneyim sunuyor. İstanbul'un gürültüsünden ve karmaşasından uzaklaşıp doğayla baş başa kalmak, şehrin stresini atmak ve ruhunu dinlendirmek isteyenler için Beykoz'un eşsiz doğal güzellikleri, keşfedilmeyi bekleyen bir cennet köşesi olarak varlığını sürdürüyor.
Beykoz'un Doğal Güzelliklerini Görmek İçin 10 Neden
1. Eşsiz Belgrad Ormanları
Beykoz'un en büyük doğal hazinelerinden biri, İstanbul'un akciğerleri olarak bilinen Belgrad Ormanları'nın bir kısmını sınırları içinde barındırmasıdır. Yüzlerce yıllık meşe, kayın, gürgen ve kestane ağaçlarından oluşan bu ormanlar, şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğayla baş başa kalma imkanı sunmaktadır. Özellikle sonbahar aylarında ağaçların kızıl-turuncu-sarı tonlara bürünmesiyle ortaya çıkan görsel şölen, fotoğraf tutkunları için eşsiz kareler yakalama fırsatı yaratırken, orman içindeki patikalarda yapacağınız yürüyüşler size şehir hayatının stresinden arınma imkanı sağlayacaktır.
2. Masmavi Karadeniz Kıyıları
Beykoz, İstanbul'un Karadeniz'e açılan kapısı olarak, metropolün en temiz ve doğal plajlarını barındırmaktadır. Riva, Poyrazköy ve Anadolu Feneri gibi bölgelerdeki bakir koylar, henüz aşırı yapılaşmanın bozamadığı doğal güzellikleriyle öne çıkmaktadır. Bu kıyılarda Karadeniz'in masmavi sularında yüzebilir, ince kumlu plajlarda güneşlenebilir ve özellikle hafta içi günlerde kalabalıktan uzak, huzurlu bir deniz tatili deneyimi yaşayabilirsiniz.
3. Görkemli Akarsu Vadileri
Beykoz, Göksu ve Riva dereleri gibi önemli akarsuların oluşturduğu vadilere ev sahipliği yaparak, ziyaretçilerine nefes kesen manzaralar sunmaktadır. Bu vadiler boyunca uzanan yeşil alanlar, piknik yapmak, doğa yürüyüşleri gerçekleştirmek ve şehrin karmaşasından uzaklaşmak için ideal mekanlardır. Özellikle Göksu Deresi'nin Boğaz'a döküldüğü yerde bulunan Göksu Çayırı, tarih boyunca İstanbulluların gözde mesire yeri olmuş, günümüzde de doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini büyülemeye devam etmektedir.
4. Büyüleyici Boğaz Manzaraları
Beykoz'un Boğaz kıyısındaki tepeleri, İstanbul'un en etkileyici panoramik manzaralarını sunmaktadır. Beykoz Korusu, Yusuf Ziya Paşa Köşkü bahçesi ve Yuşa Tepesi gibi noktalardan, Boğaz'ın masmavi sularını, iki yakayı birleştiren köprüleri ve İstanbul'un eşsiz siluetini bir arada görebilirsiniz. Özellikle günbatımı saatlerinde bu manzara noktalarında bulunmak, güneşin Boğaz sularına yansımasıyla oluşan altın ışıltıların ve gökyüzünün turuncu-kızıl tonlara bürünüşünün yarattığı büyüleyici atmosfere tanıklık etmenizi sağlayacaktır.
5. Zengin Bitki Örtüsü ve Endemik Türler
Beykoz, Karadeniz ve Marmara iklimlerinin kesiştiği özel konumu sayesinde olağanüstü zengin bir bitki örtüsüne ev sahipliği yapmaktadır. İlkbahar ve yaz aylarında ormanlar içinde açan kır çiçekleri, orkideler, böğürtlenler, yaban çilekleri ve şifalı bitkiler, botanik meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen doğal hazinelerdir. Bazıları sadece bu bölgeye özgü olan bitki türlerini doğal ortamlarında gözlemlemek, fotoğraflamak ve mevsiminde yaban meyvelerinin tadını çıkarmak, şehir hayatının tekdüzeliğinden uzaklaşıp doğayla bağ kurmanın en güzel yollarından biridir.
6. Kuş Cenneti Riva Deltası
Beykoz sınırları içinde yer alan Riva Deresi'nin Karadeniz'e döküldüğü delta, özellikle göç mevsimlerinde çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yaparak, kuş gözlemcileri için değerli bir lokasyon oluşturmaktadır. Balıkçıllar, karabataklar, yaban ördekleri, martılar ve şahinler gibi türlerin yanı sıra, bazı nadir göçmen kuşlar da bölgede gözlemlenebilmektedir. Sabahın erken saatlerinde veya gün batımında deltaya yakın noktalarda bulunmak, kuşların beslenme ve dinlenme aktivitelerini izlemek, doğa fotoğrafçıları için eşsiz kareler yakalama fırsatı sunmaktadır.
7. Tarihi Su Bentleri ve Göletleri
Beykoz, Osmanlı döneminden kalma tarihi su bentleri ve bunların oluşturduğu göletlerle doğal ve tarihi güzellikleri bir arada sunmaktadır. Elmalı, Topuzlu ve Sultan Mahmut Bentleri gibi yapılar, çevrelerindeki ormanlarla birlikte etkileyici manzaralar oluşturmaktadır. Bu göletlerin çevresinde yapacağınız yürüyüşlerde hem tarihi bir yolculuğa çıkabilir hem de göl kenarlarında piknik yaparak doğanın tadını çıkarabilir, ördek ve kuğu gibi su kuşlarını gözlemleyebilirsiniz.
8. Doğa Sporları İçin İdeal Ortam
Beykoz'un çeşitlilik gösteren coğrafi yapısı, doğa sporları tutkunları için mükemmel bir oyun alanı sunmaktadır. Riva ve Göksu dereleri kano ve kürek sporları için, ormanlar arası patikalar trekking ve dağ bisikleti için, Karadeniz kıyıları ise sörf ve yelken gibi su sporları için ideal ortamlar yaratmaktadır. Adrenalin tutkunları için özellikle sonbahar ve ilkbahar aylarında düzenlenen doğa sporları etkinlikleri, hem spor yapma hem de Beykoz'un eşsiz doğal güzelliklerini keşfetme imkanı sunmaktadır.
9. Şifalı İçmeler ve Doğal Su Kaynakları
Beykoz, geçmişten günümüze şifalı olduğuna inanılan birçok doğal su kaynağı ve içmeye ev sahipliği yapmaktadır. Karakulak Suyu, Kanlıkavak Suyu ve Dereseki içmeleri gibi kaynaklar, mineral bakımından zengin sularıyla bilinmekte ve yerel halk tarafından yüzyıllardır şifa amaçlı kullanılmaktadır. Bu doğal kaynaklardan akan serin suların tadını çıkarırken, çevrelerindeki yemyeşil doğa içinde piknik yapabilir, şehrin gürültüsünden uzaklaşıp huzurlu bir gün geçirebilirsiniz.
10. Seyir Terasları ve Fotoğraf Noktaları
Beykoz, yüksek tepeleri ve stratejik konumuyla İstanbul'un en etkileyici manzara noktalarına ev sahipliği yapmaktadır. Yuşa Tepesi, Beykoz Korusu, Mihrabat Korusu ve Karlıtepe gibi noktalar, fotoğraf tutkunlarına Boğaz, Karadeniz ve şehir silüetinin eşsiz kompozisyonlarını sunmaktadır. Özellikle günün ilk ve son ışıklarında bu noktalarda bulunmak, gökyüzünün ve denizin renk cümbüşüne dönüştüğü anları yakalamak, İstanbul'u farklı bir perspektiften görme ve fotoğraflama imkanı sunarak, sosyal medya hesaplarınızı süsleyecek etkileyici kareleri portfolyonuza eklemenizi sağlayacaktır.
Beykoz Görülecek Doğal Güzellik Önerileri
İstanbul'un yeşil cenneti olarak bilinen Beykoz, şehrin Anadolu yakasında doğa tutkunları için eşsiz güzellikler sunmaktadır. Boğaz'ın masmavi sularının ormanlarla buluştuğu bu ilçe, geniş orman alanları, yemyeşil vadileri ve kristal berraklığındaki dereleriyle ziyaretçilerine büyüleyici bir doğa deneyimi yaşatmaktadır. Beykoz'un henüz betonlaşmanın etkisinden korunmuş bakir alanları, şehrin karmaşasından uzaklaşmak isteyenler, doğa fotoğrafçıları ve outdoor aktivite severler için vazgeçilmez bir destinasyon haline gelmiştir.
Beykoz'un en görkemli doğal hazinelerinden biri, ilçenin büyük bir bölümünü kaplayan Belgrad Ormanları'dır. Yüzlerce yıllık ağaçların oluşturduğu bu geniş ekosistem, İstanbul'un en önemli oksijen kaynaklarından birini temsil etmektedir. Orman içindeki tarihi bentler, göletler ve patikalar, ziyaretçilerine doğayla iç içe unutulmaz anlar yaşatırken, özellikle sonbaharda renk cümbüşüne bürünen ağaçlar görsel bir şölene dönüşmektedir.
Beykoz'un bir diğer doğal zenginliği, Riva ve Göksu dereleri gibi önemli su kaynaklarının oluşturduğu vadiler ve bu derelerin denizle buluştuğu büyüleyici deltalardır. Riva Deresi'nin Karadeniz'e döküldüğü delta, başta kuşlar olmak üzere pek çok canlı türüne ev sahipliği yaparak biyoçeşitlilik açısından oldukça zengin bir yaşam alanı sunmaktadır. Göksu Deresi'nin Boğaz'la birleştiği noktada yer alan Göksu Çayırı ise yeşilin bin bir tonuyla bezeli manzarasıyla İstanbul'un en romantik köşelerinden biri olarak öne çıkmaktadır.
Beykoz'un Karadeniz kıyıları boyunca uzanan bakir plajları ve saklı koyları, İstanbul'un en temiz sahillerini oluşturmaktadır. Riva, Poyrazköy ve Anadolu Feneri gibi bölgelerdeki plajlar, denizin ve güneşin tadını çıkarmak isteyenlere İstanbul'a yakın bir konumda doğayla baş başa kalma imkanı sunmaktadır. Bu plajları çevreleyen yemyeşil yamaçlar ve falezler, bölgenin doğal güzelliğini daha da pekiştirmektedir.
Sürdürülebilir turizm anlayışıyla korunmaya çalışılan Beykoz'un doğal değerleri, gelecek nesillere aktarılması gereken paha biçilmez bir miras niteliğindedir. Şehirleşmenin yoğun baskısına rağmen doğal dokusunu büyük ölçüde korumayı başaran ilçe, İstanbul'un yanı başında adeta bir oksijen deposu ve doğal terapi merkezi olarak öne çıkmaktadır. Dört mevsim boyunca doğanın farklı renklerine bürünen Beykoz'un eşsiz güzellikleri, şehir hayatının stresinden uzaklaşıp kendini doğanın kollarına bırakmak isteyenlerin mutlaka keşfetmesi gereken bir cennet köşesi olarak varlığını sürdürmektedir.
Beykoz: İstanbul'un Doğal Hazineler Diyarında Yeşil Bir Kaçış
Beykoz, İstanbul'un yoğun metropol yaşamından bunalanlara sunduğu eşsiz bir doğal sığınak olarak, Boğaz'ın masmavi sularından Karadeniz kıyılarına uzanan benzersiz bir coğrafyada konumlanmaktadır. Anadolu yakasının kuzeyinde yer alan bu yeşil cennet, geniş orman alanları, berrak dereleri, muhteşem vadileri ve bakir plajlarıyla şehrin betonlaşmış yapısından uzaklaşmak isteyenler için mükemmel bir kaçış noktası sunmaktadır. Belgrad Ormanları'nın büyük bir kısmını sınırları içinde barındıran Beykoz, İstanbul'un akciğerleri olarak nitelendirilmekte ve yüzlerce yıllık meşe, kayın, gürgen ve kestane ağaçlarıyla metropolün en önemli oksijen kaynaklarından birini oluşturmaktadır.
Beykoz'un doğal güzellikleri arasında öne çıkan Riva, Göksu ve Küçüksu gibi derelerin oluşturduğu vadiler ve bunların denizle buluştuğu deltalar, biyoçeşitlilik açısından zengin ekosistemler sunmaktadır. Özellikle Riva Deresi'nin Karadeniz ile buluştuğu delta, çeşitli kuş türleri ve su canlıları için önemli bir yaşam alanı oluştururken, Göksu Deresi'nin Boğaz ile birleştiği Göksu Çayırı ise yemyeşil manzarası ve tarihi dokusuyla İstanbul'un en romantik köşelerinden biri olarak bilinmektedir. Karadeniz sahilleri boyunca uzanan Riva, Poyrazköy ve Anadolu Feneri plajları, şehrin gürültüsünden uzak, sakin bir deniz keyfi yaşamak isteyenler için ideal destinasyonlar olup, etraflarını çevreleyen yemyeşil tepeler ve falezler doğal bir amfitiyatro görüntüsü oluşturarak manzaraya eşsiz bir güzellik katmaktadır.
İstanbul'un mikroklima bölgelerinden biri olan Beykoz, bu sayede yıl boyunca yeşil kalan zengin bir flora ve faunaya ev sahipliği yapmakta, ilkbahar ve yaz aylarında çeşitli yabani çiçekler, mantarlar ve meyvelerle bezenen orman patikaları botanik meraklılarına görsel bir şölen sunmaktadır. Bölgenin nemli iklimi sayesinde oluşan şelaleler, göletler ve derelerin yarattığı doğal havuzlar, sıcak yaz günlerinde ziyaretçilere serinleme imkanı sağlarken, Osmanlı döneminden kalma Elmalı, Topuzlu ve Sultan Mahmut Bentleri gibi tarihi su yapıları çevrelerindeki ormanlarla birlikte etkileyici manzaralar oluşturmaktadır. Beykoz Korusu, Yusuf Ziya Paşa Köşkü bahçesi ve Yuşa Tepesi gibi noktalardan, Boğaz'ın masmavi sularını, iki yakayı birleştiren köprüleri ve İstanbul'un eşsiz siluetini panoramik olarak görmek mümkün olup, özellikle günbatımı saatlerinde bu manzara noktaları, güneşin Boğaz sularına yansımasıyla oluşan altın ışıltıların yarattığı büyüleyici atmosfere tanıklık etme fırsatı sunmaktadır.
Beykoz'un çeşitlilik gösteren coğrafi yapısı, doğa sporları tutkunları için mükemmel bir ortam yaratmakta, orman içi patikalar doğa yürüyüşü ve bisiklet turu, Karadeniz kıyıları sörf ve yelken, Riva ve Göksu dereleri ise kano ve kürek sporları için ideal imkanlar sunmaktadır. Bölgenin bozulmamış doğal yaşam alanları, çeşitli kuş, kelebek ve memeli türlerine ev sahipliği yaparak doğa gözlemcileri için zengin bir ortam oluştururken, ormanlık alanlarda karaca, tilki ve yaban domuzu gibi yaban hayatına rastlamak mümkün olmakta, özellikle göç dönemlerinde bölgedeki kuş çeşitliliği artmaktadır. Beykoz ayrıca Karakulak Suyu, Kanlıkavak Suyu ve Dereseki gibi mineral bakımından zengin doğal su kaynaklarıyla da bilinmekte olup, bu şifalı içmeler yüzyıllardır yerel halk tarafından kullanılmakta ve ziyaretçilerine şehrin stresinden uzak, huzurlu bir ortamda serinleme imkanı sağlamaktadır.
Sürdürülebilir turizm anlayışıyla korunmaya çalışılan Beykoz'un doğal güzellikleri, gelecek nesillere aktarılması gereken paha biçilmez bir miras niteliği taşımakta ve şehirleşme baskısına rağmen doğal dokusunu büyük ölçüde korumayı başarmaktadır. Dört mevsim farklı yüzleriyle ziyaretçilerini karşılayan bu yeşil cennet, ilkbaharda yeşilin bin bir tonu, yazın berrak dereleri ve serin ormanları, sonbaharda sarı ve kızıl yaprakların dansı, kışın ise karlı manzaraları ve sisli atmosferiyle her ziyaretçisine farklı bir deneyim sunmaktadır. İstanbul'un gürültüsünden ve karmaşasından uzaklaşıp doğayla baş başa kalmak, şehrin stresini atmak ve ruhunu dinlendirmek isteyenler için Beykoz'un eşsiz doğal güzellikleri, hem günübirlik ziyaretler hem de daha uzun konaklamalar için ideal bir doğa turizmi destinasyonu olarak öne çıkmakta ve metropoliten yaşamın hemen yanı başında doğanın tüm ihtişamını sergilemektedir.