Sapanca, Sakarya’nın turistik açıdan en popüler ilçelerinin başında geliyor. İlçeyle aynı ismi taşıyan tektonik tatlı su gölü, yemyeşil ormanları, geniş vadileri ve diğer doğal güzellikleriyle doğa tutkunlarını her yıl kendine çekmeyi başarıyor. Hatta Sapanca’nın İstanbul’da ve çevre kentlerde yaşayan kişilerin doğa kaçamağı yapmak için en çok tercih ettiği adreslerden biri olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz. Özellikle son yıllarda ilçenin yalnızca yerli değil, aynı zamanda yabancı turistler tarafından da yoğun ilgi görmeye başlamasıyla; ilçede turistik açıdan da yeniliklere gidildi. Sapanca Sanat Sokağı da sayısı yüze yakın belediyenin projeleriyle katıldığı bir yarışmada Sapanca Belediyesi’nin projesinin ödül alması sonucunda ilçeye kazandırıldı. Rüstempaşa Mahallesi sınırları içinde yer alan Sapanca Sanat Sokağı, göl kıyısında bulunması sayesinde de çok keyifli bir atmosfere sahip.
Baştan belirtmekte yarar var: Bize sorarsanız, Sapanca Sanat Sokağı özel olarak rotanızı çevirerek keşfetmek isteyeceğiniz kadar ilgi çekici bir durak değil. Fakat yolunuz Sapanca’ya düşmüşken çevreyi keşfetmek ve keyifli bir atmosferde vakit geçirmek istiyorsanız gönül rahatlığıyla uğrayabilirsiniz. Sapanca Sanat Sokağı’nı açık hava galerisine benzetmek herhalde yanlış olmaz. Sokak boyunca küçük çay bahçelerine ve kafeteryalara, yerel halkın el emeği göz nuru ürünlerini sattığı tezgahlara ve dükkanlara rastlayabiliyorsunuz. Bu sayede hediyelik eşyaları da inceleyebiliyor, Sapanca gezinizden size kalacak bir anı da seçebiliyorsunuz.
Sapanca’da çevreyi gezerken daha fazla durak keşfetmek isterseniz size önerilerimiz Kırkpınar Mahallesi, Sakarya İl Ormanı Tabiat Parkı ve Soğucak Yaylası gibi seçenekler olabilir. Genel olarak Sapanca Gölü’nün çevresi doğa tutkunları için birbirinden ilgi çekici ve büyüleyici manzaralar barındırıyor. Göl çevresinde doğa yürüyüşüne ya da bisiklet turuna çıkmak da gerçekten çok keyifli.